Aleviler AKP'nin çalıştay raporuna tepkili

Aleviler AKP'nin çalıştay raporuna tepkili

Aleviler AKP'nin çalıştay raporuna tepkiliAlevi örgütleri, AKP Hükümeti’nin Alevi Çalıştaylarının ardından açıkladığı...

A+A-

Aleviler AKP'nin çalıştay raporuna tepkiliAleviler AKP'nin çalıştay raporuna tepkili

Alevi örgütleri, AKP Hükümeti’nin Alevi Çalıştaylarının ardından açıkladığı “Alevi Çalıştayı Ön Raporu” ile ilgili ortak bir açıklama yaparak raporu “aldatmaca” olarak değerlendirdi.

Alevi Bektaşi Federasyonu’nun öncülüğünde dün Ankara’da bir basın toplantısı yapılarak, AKP Hükümeti’nin “Alevi Çalıştayı Ön Raporu” ile ilgili 400’e yakın Alevi örgütünün imzacısı olduğu açıklama kamuoyuna duyuruldu. ABF Başkanı Ali Balkız tarafından okunan açıklamada AKP Hükümeti tarafından hazırlanan rapor “aldatmaca” olarak niteleniyor ve raporla ilgili olarak “Sanaldır, maksatlıdır, iyi niyetten yoksun, sorun çözen değil; yeni sorunlar yaratan, şeriata doğru giden yolda yeni adımlar ön gören, bir AKP projesidir” deniliyor.

Hükümet’in çalıştaylarla sergilediği tutumun çok sert bir dille eleştirildiği açıklamada “Raporun içeriğinden de anlaşıldığı gibi Aleviler, Alevi Çalıştayı’nda ‘bütün inanç ve mezheplere eşit mesafede durması gereken’ bir devletin hükümeti ile değil, iktidar erkini elinde tutan, Sünni ulema ile oturmuş gibidirler ve rapor da doğal olarak Sünni ulemanın zihniyet dünyasını yansıtmaktadır” ifadelerine yer veriliyor.

“Biz ne istedikse tersi var”

Raporun Alevi örgütlerinin dile getirdiği taleplerin tam tersini söylediği kaydedilen açıklamada, Alevi köylerine cami yapma politikalarından vazgeçme ve dergahların gerçek sahiplerine geri iade edilmesi konularına ise hiç yer verilmediğine de dikkat çekiliyor. Açıklamada hükümetin ön raporuna ilişkin şu eleştiriler getiriliyor:

• Rapor; Aleviliğe bir tanım getirmekte, buradan hareketle de Asimilasyon işlemini kolaylaştırmak istemektedir.

• Biz dedik ki; Diyanet İşleri Başkanlığı lağv edilmelidir; bu rapor diyor ki; “… bu beklenti rasyonel değildir”.

• Biz dedik ki; Zorunlu Din Dersleri kaldırılmalıdır, bu rapor diyor ki, “…. mevcut koşullar bu dersin bu çerçevede sürdürülmesini haklılaştıracak doneler sunmaktadır.” (…) Raporda, mevcut durumda halen uygulamalı din eğitimi olan, “din kültürü ve ahlak bilgisi” öğretimine devam edilmesi istenilmekte, bu derse ilave olarak “yeni bir alanın” devreye sokulabileceği belirtilerek bu yeni alan, “isteğe bağlı din eğitiminin verilmesi” şeklinde tanımlanmaktadır.

• Biz dedik ki; Madımak Müze olsun, bu rapor diyor k; ”bina yıkılsın park olsun.” Madımak Oteli’nin müzeye dönüştürülmesine ilişkin talebin “tehlikeli bulunması” ise başlı başına feci bir bakış açısıdır. (…) Biz biliyoruz ki, o bina yıkıldığında, parka dönüştürüldüğünde birkaç yıl sonra o parkın adı da belediye meclis kararlarıyla değiştirilecek, böylece katliamın izi yok edilmiş olacaktır.

• Biz dedik ki ; cemevlerimiz yasal statüye kavuşturulsun; bu rapor diyor ki; hayır sadece elektrik-su faturaları ödensin. (…) Nitekim rapora hakim anlayışın, Başbakanın milletvekilleri ile yaptığı görüşmede kendi milletvekilerine "Cemevleri ibadethane olamaz" diye çıkışan anlayış olduğunu göstermektedir.

(soL-Haber Merkezi) - 13.02.2010

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.