İzzettin Doğan Alevilik İslam içidir-dışıdır tartışmasından besleniyor

İzzettin Doğan Alevilik İslam içidir-dışıdır tartışmasından besleniyor

İzzettin Doğan Alevilik İslam içidir-dışıdır tartışmasından besleniyorİzzettin DOĞAN Alevi kurumlarının ısrarla kaçınmaya çalıştığı...

A+A-

İzzettin Doğan Alevilik İslam içidir-dışıdır tartışmasından besleniyorİzzettin Doğan Alevilik İslam içidir-dışıdır tartışmasından besleniyor

İzzettin DOĞAN Alevi kurumlarının ısrarla kaçınmaya çalıştığı "Alevilik islam içi mi, dışı mı?" tartışmasını çok sevmişe benziyor. Esas olarak Entellektüel, aydın, yazar ve araştırmacıların bir tartışma konusu olan "Alevilik islam içi midir? İslam dışı mıdır?" konusu İzzettin DOĞAN'ın diline pelesenk oldu. Nereye gitse, ağzını ne zaman açsa bu tartışmayı gündeme getiriyor. Bu polemikten nemalanmaya çalışan İzzettin DOĞAN, Aleviler arasındaki ayrışmaya ve bölünmeye de hizmet etmiş oluyor. Yüzlerce yıldır tek başına kullanılan "Alevi" teriminin yanına İSLAM ibaresini ekleyerek "ALEVİ-İSLAM" diye yeni bir söylem geliştirmeye çalışan Doğan, Mevlevi inancınıda Aleviliğin içine enjekte etmeye çalışıyor. İzzettin DOĞAN en son olarak Viyana'da bir panelde konuştu. "Alevilik İslam dışıdır diyen zihniyet çağ dışı" dır diyen Doğan bakın neler söylüyor:

Alevilik İslam dışıdır diyen zihniyet çağ dışı 
 
Viyana Türk Alevi Birliğinin düzenlediği "Aleviliğin dünü, bugünü ve yarını" konulu konferansta konuşan Cem Vakfı Başkanı Prof. Dr. İzzettin Doğan, "Aleviliğin İslam dışı olduğunu söyleyen zihniyet çağ dışıdır" dedi. 
 
Doğan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Almanya'ya yaptığı konuşmayı değerlendirirken, "Kimin Müslüman olduğunu, kimin daha iyi veya daha kötü Müslüman olduğunu yargılama hakkının sadece Tanrıya ait olduğunu" söyledi.

Aleviliğin gönül kırmamaya dayanan, şekli ikinci plana iten bir inanç anlayışı olduğunu belirten Prof. Dr. Doğan, "Alevi olarak doğmanın büyük bir şans olduğunu" kaydetti.

Aleviliğin diğer inançlardan ayıran özelliğinin, "Kuranı saz ile çalarak dinlemek ve yorumlamak olduğunu" ifade eden Cem Vakfı Başkanı Prof. Dr. İzettin Doğan, "Tarihte, Horasan'dan göç eden birinci grup Alevilerin Anadolu'ya, 2. göç gurubunun Güney Azerbaycan'dan gelerek Anadolu'ya ve Balkanlara yerleştiğini ve Ehli Beyt'in kuran anlayışını yaydığını" söyledi.

Suudilerin iktidar ve çıkarları uğruna Kuranı kendilerine göre yorumladıklarını ve Ehli Beyt olarak anılan Hz. Muhammedin soyuna yaşama hakkı tanımadıklarını anlatan Doğan, Suudilerin zulmünden kurtulabilen tek kişinin İmam Zeynel Abidin'in küçük oğlu Ali Asker'in de Türkmenler tarafından kaçırılarak yetiştirildiğini bildirdi.

Doğan, "Alevilik İslam dışıdır diyen çevrelerin de Dar'a düşünce Mevlana'ya, Hacı Bektaş-ı Veli'ye, Yunus Emre'ye sığındıklarını" kaydederek, "Sünni inanç anlayışının iflas etmeye yöneldiğini içtenlikle söyleyebilirim. Sünni ve Şafi kardeşlerimiz Mevlana'yı, Hacı Bektaş-ı Veli'yi araştırmaya ve sevmeye başladılar" diye konuştu.

-"MEB'E KARŞI 2 BİN DAVA"-

Ders kitaplarında Aleviliğin de öğretilmesi yolundaki taleplerinin uygulanması için Milli Eğitim Bakanlığına karşı bugüne kadar iki bin dava açtıklarını anlatan Prof. Dr. İzettin Doğan, "İstediğimiz gibi değil ama bu yıldan itibaren Aleviliği de ders kitaplarına koydular. Bunun zamanla düzelteceklerine inanıyorum" dedi.

Sünni Diyanet İşleri Başkanlığının yıllık bütçesinin 5 ila 6 milyar dolar olduğunu belirten Doğan, "Bu bütçenin üçte birinin gerçekte Alevilerin hakkı olduğunu" söyledi.

Türkiye'de 30-35 milyon kadar Alevi bulunduğunu ifade eden Prof. Dr. Doğan, Cem Vakfı olarak Türkiye'de faaliyet gösteren 632 Alevi derneğini bir araya getirerek hazırladıkları taleplerini bir katalog halinde tüm siyasi partilere ilettiklerini ve bunların takipçisi olacaklarını belirtti.

Cem Vakfı ve Alevilerin örgütlenmesine yönelik "iftiralara" ilişkin soruları da yanıtlayan Prof. Dr. İzettin Doğan, "Bana devletin adamı diyorlar... Ben devletin adamı değil, devletin sahibiyim. Sizler de kurduğunuz Türkiye Cumhuriyeti devletinin sahiplerisiniz. Sizler bir gün burada nefes almakta zorlanırsanız nereye gideceksiniz? Kendi vatanınıza yani Türkiye Cumhuriyeti'ne... İşte o Türkiye Cumhuriyeti devletinin, ABD'nin ılımlı İslam adı altında kurduğu bir cemaatin tekeline geçmesine izin vermeyiz" diye konuştu.

-"BİZE YILLARDIR ARAP-İSLAM SENTEZİ YUTTURULDU"-

Türkiye'deki Sünni inanç sahiplerinin yıllardan beri Türk toplumuna "Arap - İslam sentezini, devlete hakim olmak için Türk - İslam sentezi olarak yutturduğunu" anlatan Doğan, "Türklerin İslam anlayışı Aleviliktir. Sazı ile sözüyle Cem'iyle Alevilik Türk İslam sentezidir. Alevilik, Anadolu'da Hacı Bektaş-ı Veli'yle başlayan ve Balkanlar'a, Macaristan'a kadar gelmiştir. Balkanlar'da bile artık Semah dönülüyor... Mızrağı çuvala sığdıramadıkları gibi, yalanı da çuvala sığdıramazlar, Alevilik gün ışığına çıkmıştır" dedi.

"Hz. Muhammed Araptır ama düşüncesi ve yaymakla görevlendirildiği düşüncelerinden dolayı seviyoruz. Son dinin tebliğcisi olarak ortaya çıkan peygambere herkesin saygı duyması gerekir" diyen Prof. Dr. İzzettin Doğan, şunları söyledi:

"Alevi inancında, Cebir, Şiddet, Kin ve Nefret'e yer yoktur. Bu dört kelime Cem Vakfının kapısından giremez. Alevilik İslam dışıdır diyen zihniyet çağ dışıdır. Peki, Hz. Muhmmed'i ve o'nun soyu olan Ehli Beyt'i ve Hz. Ali'yi nereye koyuyorsunuz? Alevi inancının değerlerini savunan herkesin şunu bilmesi gerekir ki; İnancı siyasete alet edip Alevi'leri tarlaya sürmeye kimsenin gücü yetmez. Aleviler çocuk değil..."

Cem Vakfı başkanı Prof. Dr. İzzettin Doğan'ın Viyana'da verdiği "Aleviliğin dünü, bugünü ve yarını" konulu konferansı çok sayıda Türk izledi.

Konferansa ev sahipliği yapan Viyana Alevi Kültür Birliği Başkanı Kazım Gülfırat, Prof. Dr. İzzettin Doğan'a, Alevi inancına yaptığı katkılar" nedeniyle bir plakete sundu.
 
ZAMAN - 02 Haziran 2008

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.