Madımak Kebapçısı kapılarını ilk kez DHA'ya açtı

Madımak Kebapçısı kapılarını ilk kez DHA'ya açtı

Madımak Kebapçısı kapılarını ilk kez DHA'ya açtı   SİVAS Olayları'nın yıldönümlerinde eleştirilerin hedefi...

A+A-

Madımak Kebapçısı kapılarını ilk kez DHA'ya açtı  Madımak Kebapçısı kapılarını ilk kez DHA'ya açtı 
 
SİVAS Olayları'nın yıldönümlerinde eleştirilerin hedefi olan ve son olarak Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'ın açıklaması ile bulunduğu yerden taşınması gündeme gelen Madımak Oteli altındaki İskender Kebapçısı'nın sahibi Sebati Manav işyerini devralırken bu sorunla karşılaşacaklarını akıllarından hiç geçirmediklerini belirterek, "Huzurumuz çok kaçtı. Müşterilerimiz boşaltmamızı istemiyor ama toplumsal barış adına en kısa sürede başka yere taşınacağız." diye konuştu.

Sivas'ta 2 Temmuz 1993'te meydana gelen ve Madımak Oteli'nin ateşe verilmesi sonucu 37 kişinin öldüğü olayların geçtiği otelin altındaki tartışmalı Sebatibey İskender Kebapçısı kapılarını ilk kez DHA ekibine açtı. 1996 yılından itibaren lokantanın işletmeciliğini yapan Sebati Manav, yaşadıkları sıkıntılar ve gelinen son nokta hakkında çarpıcı açıklamalar yaptı.

1993 yılında Sivas'ta yaşanan acı olayın her Sivaslı gibi kendini de çok üzdüğünü söyleyen Sebati Manav, "Hiç bir insanın tasvip etmeyeceği bu olay ne yazık ki Sivas'a kara bir leke sürmüştür. Sivas'ın bünyesinde ağırladığı nice medeniyetlerle, milli mücadeledeki önemiyle, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün duyduğu güven ve sevgi ile Cumhuriyet'in temellerinin atıldığı Cumhuriyet kenti olarak anılmasını isterdim." diye konuştu.

Lokantanın çiçekçiye dönüştürülmesi ile ilgili gelişmeleri değerlendiren Manav şöyle devam etti:

"Bu acı olay özellikle son günlerde yeniden gündeme taşındı. Sivas Valisi Veysel Dalmaz ile bu konuda görüşmelerimiz oldu. Ben isteklerimizi ve arzularımızı dile getirdim. Vali bey bizim mağduriyetimizin giderilerek başka yere taşınacağımızın sözünü verdi. Bakanımız Cemil Çiçek bey ile görüşmelerini yaptı. Şu anda yer konusuna bakıyoruz. Yapmış olduğumuz görüşmelerde valimizin girişimleri netice verdi. Bizim de mağduriyetimiz giderilecek. 17 çalışanımız var. Bizim ve çalışanlarımızın ekmek kapısı olan işletmemizin başka yerde ticaretini sürdürmesi için söz verildi. Bu konuda güzel gelişme olursa, hem biz hem de Sivas halkı rahatlamış olur."

DAHA ÖNCE DE LOKANTAYDI

Söz konusu yerin Sivas Olayları'ndan önce de lokanta olarak kullanıldığını ifade eden Manav, "1993 öncesinde de burası restoranttı. Olaylardan sonra bina restore edilerek yeniden lokanta olarak açıldı. İşletmeci arkadaşımız 1 yıl sonra bırakınca burayı biz devraldık. 1996 yılından bu yana da devam ettiriyoruz. Öncesinde de burası lokantaydı. Sonradan lokanta yapılmış değil. Bizim bu noktada adeta birileri tarafından günah keçisi yapılmamız ağrımıza gidiyor. Kendi halimizde, işimizde gücümüzde olan gariban bir esnafız. Mağduriyetimiz giderilirse, toplumun huzuru ve güveni için kar-zarar durumuna bakmaksızın ve başka bir talebim olmaksızın, başka bir yerde biz ticaretimizi sürdürelim. Başka bir isteğim yok. Sayın Valimiz de bu noktada bize gerekli desteği vereceğini söyledi. En kısa sürede netice alacağız." diye konuştu.

HUZURSUZ OLDUK

Yaşanan gelişmeler ve son yıllarda artan tepkiler nedeni ile bunaldıklarını ifade eden Sebati Manav, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Burayı devralırken bu konuda bu derece tepki alacağımızı tahmin etmiyorduk. Öncesinde de restoran olan, tadilat ile tekrar açılan ve bizim devraldığımız bir yer. Devralırken problem yoktu. Bizim yasal hiçbir eksiğimiz yok. 13 yıldır hizmet veriyoruz ve Sivasımızın nezih yerlerinden biri. Son zamanlarda bu konu çok gündeme geldi ve bizi rahatsız etmeye başladı. Sanki suçluluk hisseder hale geldik. Personelim ve ben huzursuzluk içindeyiz. Her gün kapanacak mı açılacak mı tereddütü, sıkıntısı ve şüphesi işimize de yansıyor. Kendimizi tam manasıyla işe veremez olduk. Bazen uykularım kaçıyor. Acaba yarın nasıl bir tepki alacağız, neyle karşılacağız diye düşünüyorum. Bizim talebimiz bir an önce bu işin hallolması, mağrudiyetimizin giderilecek şekilde taşınarak, buranın kaşıma noktası olmasından çıkarılması. Neticesinde burası çiçekçi mi olacak, başka birşey mi buna da mal sahibi karar verecektir. Ancak şu anda çok rahatsız olduğum bir gerçek."

MÜŞTERİ BİZİ DESTEKLİYOR

Tartışmaların çoğalmasıyla birlikte lokantaya olan ilginin de arttığını belirten Manav şöyle devam etti:

"Son 1 haftada müşteri sayımızda ciddi artış var. 'Lütfen burayı kapatmayın ,destek için gelip yemek yiyoruz' diyorlar. Bir karşı cephe oluşturması düşüncesinde hiçbir zaman olmadım. Bu iş uzarsa herkes bir tarafa çekeçek, sıkıntı büyüyecek ve ayrılıklar oluşacak. Bu sıkıntı bitsin ve insanlar normal hayatına devam etsinler istiyorum. Müşterilerimiz 'Destek için geldik , buranın müze olmasını istemiyoruz' diyorlar. Farklı görüşler öne süren, müze olmasını isteyenler de oluyor. Herşeyi toplumsal barış içerisinde çözersek herkes mutlu olacak."

2 TEMMUZLARDA KAPATIYORUZ

Manav, son iki yıldır anma programları sırasında lokantayı açmadıklarını belirterek, "Son iki yıldır anma törenlerinde oldukça yoğun bir kalabalık oluşması ile birlikte bize duyulan tepkinin azalması için dükkanımızı kapatıyoruz. Dükkanı o gün de açıp provakasyona ve sürtüşmeye meydan verilmemesi daha uygun oluyor." şeklinde konuştu.

ALEVİ ÇALIŞANLARIM VAR

Buranın sadece ticari bir işletme olarak görülmesi gerektiğinin altını çizen Manav, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

"Şu anda personelim içerisinde 4 tane Alevi çalışanım var. İnsanların inançları kendilerini bağlar. Kimsenin inancıyla işimiz olmaz. Ticaret insanı olarak ben elemanımın verimiyle ilgilenirim. Bizler bu coğrafyada ve özellikle Sivas'ta Alevi-Sünni birlikte yaşamış, kız alıp vermiş ve ekmeğimizi paylaşmışız. Dışardan gelen bir provakasyon ile bizleri birbirimize düşürmeye çalıştılar ama başarılı olamadılar. Ben hiçbir zaman çalışanımın kimliğiyle ilgilenmedim. Bana faydalı ise inançlarını eleştirmeden onları çalıştırdım. Müşterilerimizin içerisinde de Alevi olanlar var. Gayrimüslim olan vatandaşlar da var. Burası sadece bir restorant ve herkese açık. Hiç kimseyi ayrı kutuplara ayırma hakkımız yok. İşyerimiz herkese açıktır ve herkes gelip yemeğini yiyebilir."

AĞIR İTHAMLAR ALDIK

İşletme sahibi Sebati Manav, özellikle 2 Temmuz'u anma törenleri sırasında zaman zaman çok üzücü tepkiler aldıklarını belirterek, "Bizi çok ağır dille itham edenler oldu. Hatta burada ölen insanların etini pişirip insanlara yedirdiğimiz bile söylendi. Bunlar çok ağır sözler ama bu tepkileri gösteren kişilere saygı sınırları çerçevesinde gerekli açıklamalarımızı yapmaya çalıştık ve her dafasında buranın sadece bir ticari işyeri olduğunu anlatmak istedik." dedi.

BAKANIN AÇIKLAMASI

Manav, özellikle Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'ın yaptığı "Orada lokanta olmasından iğreniyorum" sözlerinin kendilerini yaraladığını belirterek, "Elbetteki bu nokta beni üzdü. Talihsiz bir açıklamaydı. Bakanımız gelip bizi tanımış olsaydı, Sivas'ın atmosferini bilmiş olsaydı bu talihsiz açıklamayı yapmazdı. Birşey diyemiyorum. Üzüldüm. Bizi de bu noktada yaptığı açıklama ile rencide etti. Bu bir gerçektir. Ama çok fazla da üzerinde durmuyorum." şeklinde konuştu.

Dükkanın boşaltılması ile ilgili net bir tarihin henüz söz konusu olmadığını vurgulayan Manav, "Vali beyle görüştüğümüzde bakanla tekrar görüşeceğini ve kısa sürede bu işi neticelendireceğini, bu işi uzatmanın sorunlar teşkil edeceğini söyledi. Kısa sürede noktalayacağını beyan etti. Çok yakın bir tarihte valimizle birlikte bu işe nokta konulduğunu ve yeni yerimize taşınacağımızı açıklayacağız." dedi. Manav, taşınma konusunda kendilerin bir yer belirlediklerini, İstasyon Caddesi Tekel Sokak'ta inşaa halinde olan bir binanın alt katının kendileri için uygun olduğunu söyledi. Yeni yerin kiralanması için de görüşmelerin devam ettiğini vurguladı.

Eraydın AYTEKİN - Kamera: Halife YALÇINKAYA/SİVAS,DHA
HÜRRİYET - 19 Aralık 2007

Etiketler : , , ,

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.