Madımak Oteli'nde yakılanlardan mektup var

Madımak Oteli'nde yakılanlardan mektup var

Madımak Oteli'nde yakılanlardan mektup varCüneyt ÖZDEMİR / Radikal 'Asker o gün Madımak'ın önüne geldi, müdahale...

A+A-

Sample ImageMadımak Oteli'nde yakılanlardan mektup var

Cüneyt ÖZDEMİR / Radikal

'Asker o gün Madımak'ın önüne geldi, müdahale etmedi. Neden? Bunun yanıtı önemli.'

1993 yılı Türkiye’de suikastların ve felaketlerin yılıydı. Sanki gizli bir el Türkiye’nin üzerine esrarengiz ve kanlı olaylarla dolu bir şal atmıştı. Her şey o şalın altında ‘hal’ledildi. O yıl olan Eşref Bitlis kazasını, suikastleri, 33 erin öldürülmesini bugün yeniden tartışıyoruz. Bu köşede daha önce değindim. Bir kez daha, bir kez daha, bir kez daha yazmaya devam edeceğim. Madımak kamulaştırıldıktan sonra yıkılmalı. Yıkılmadan önce o gün oteldekiler ile gözü dönmüş halkın arasına getirilen bir manga silahlı asker neden geri çekildi havaya bile ateş etmedi, bunun da birisi cevabını vermeli.

Ben bu sorulara en azından askeriyeden bir cevap beklerken cevap Madımak’ta yakılan ama ölmeyen birinden geldi. Demet Işık’ın e-postasının tamamını sizinle paylaşmak istiyorum.

Merhaba,

Ben Sıvas’ta yananlardan biriyim.

Beni bu bağlamda hiç tanımazsınız, ateşli katliamdan hemen sonra bir tek defa canım yanarak Cumhuriyet gazetesine yazdım, sonrasında ne konuştum ne yazdım ne televizyonda göründüm. Ben anneyim ve ben çocuklarımın yaşında onlarca çocuğun ölüm korkusunu ve gözleri açık ölü bedenlerini gördüm. Ben bilinçsiz, bilgisiz bir başbakanın akşam haberlerindeki inanılmaz gerçek dışı beyanlarını ateşler, kanlar, yangınlar içinde dinledim. Ben konuşamam, halen bir yangın gördüğümde iki gözüm iki çeşme ağlarım. Peki şimdi size neden yazıyorum?

Bir tek gerçek ve adam gibi saptamanız.

Ateşle yok etmenin arkasında bir etkili güç vardı. Asker saatler sonra geldi, kalabalığın önünde yer aldı, konuştular, sarıldılar, zaman geçirdiler, belediye başkanı geldi heykeli yakarak ateşin haberini taşıdı, ateşler bez topaklar olarak içeri atıldı, asker etkisizdi, biz yandık ve öldük. Ölülerimiz, yaralılarımız ve yaşayanlarımız ortadan kaldırıldıktan sonra asker meydana geldi, beş el ateş edildi, bütün Sıvas evlere girdi.

Bir defa askeri geri çekenin kim olduğu, neden geri çekildiği sorgulanmadı.

Vali nasıl ve neden can derdine düşürüldü.

Şen ve esen kalın.

Asker o gün yangın başlamadan önce Madımak Oteli’nin önüne kadar geldi ve müdahale etmedi. Peki neden? Bu sorunun cevabını birileri verene kadar hiçbirimizin ‘şen’ ve ‘esen’ kalmaya hakkı yok.

Radikal - 28.11.2010

Etiketler : , ,

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.