ALEVİLİK insan hamuruyla yoğrulmuş insan-i kamil yani erdemli insan yaratmayı öngören kokuyu aşıp sevgiyle hakka yönelen bir yaşam kültürüdür.
Enell hakk ile insanin özünde Tanrıyi gören sevgi ve gönül yoluyla hakka yönelen bir felsefesidir.
Bir yoldur.
Aşık Hüdai nin dediği gibi sorma be birader mesebımizi biz mehseb bilmeyiz yolumuz vardir.
Bu yol cümleden uludur.
Bu yolun felsefesi ileridir.
Bu yol ileriye götüren ileriyi gösteren bir yoldur.
Evrensel boyutlar kazanmış insani Merkez edinmiş düşünce yoluyla Tanrıyi keşfetmiş inanca ve bilince taşımış bir bilge yoldur.
Bu yol öğretisinin temeli hümanizm yani insan sevgisidir.
Bu öğretiye göre yaradan ve yaradilanlar birdir.
Yaratan yaratılmışsın bütünü yaratilmişta yaratanın ayrılmaz bir parçasıdır.
Alevilikte esas olan varlığın birliğidir.
Alevilikte emirler cezalar ve mükafatlar yoktur.
Beş şart yoktur. Kişi hürdür.
Kişinin inancı kişiyi bağlar.
İster inanır İster inanmaz.
Kişi için herhangi bir günah veyahut sevap yoktur.
Dünya genelinde bir milyar üçyüz milyon insan inançsizdir ve bunlarda elit kesim çoğunlukta olduğunu da unutmamak lazım.
Alevilik Yüksek hareket kabiliyetli bir inanç sistemdir. pir. Rehber. Mürşit. Yıllarca taliplerine gitmeseler dahi bu inanç sisteminde hiçbir akşama olmaz. Çünkü bu yapi olağanüstü temeller üzerine kurulmuş bir yapıdadır. birbirini destekleyen çarklar şeklinde hareketli ve kesintisiz işleyebilen bir mevcudiyete sahiptir. Dolayısıyla manevi duygusal açıdan derin bir bağlılık söz konusudur.

Alevilik insan yaşamında aklı ve düşünceyi egemen yaparak insani özgürlestirmeyi ve davranışlarına sahip çıkmasını sağlamaya çalışmıştır. Enel hakk anlayışı ile tüm doğayı ve insanı tanrilştirmiş böylece bir yandan tanrının anlamını daraltirken bir yanda yine insanı özgürleştirmiş kendi yeteneklerine dönmesini sağlamıştır.
Dolayısıyla tanri ve insan birbirinin ayrılmaz birer parçalarıdir. Deniz damlasız insan tanrısız olmaz. Tanri insanin sureti ve benzeridir derler. Çünkü tanri görünür olma varlığını en mükemmel şekilde insanda bulduğu için İnsanin konuşması tanrının kelamıdir derler. Insan imandan akla atlayarak akil bütünlüğüne Tanrıyi yere indirerek insan gönlünde mekan tutmasını sağlamis insanin gönlü tanrının evi insan ise gerçek kible olarak kabul görmüştür.
Alevi öğretisi ve önderleri kim dönerse dönsün biz dönmeyiz yolumuzdan diyerek. Hüseyin'i duruşunla korkusuz. Pirsultanca başı dik. Bedreddince anlı ak. Nesemice enell hakk şiarıyla kişilikli mücadeleleriyle Korkusuz ve onurlu duruş Sergileyerek bu yola mihman olmuşlardır. Bedel ödemişlerdir fakat onurlarını ve yolunu kaybetmemislerdir. Uygarliklarla buluşmuş baskılarına boyun eğmemis nice katliamlar yasamislardir. Inanç ve yaşamlarında vazgecmemiş ve boyun bükmemişlerdir.

SEYID AKYOL DEDE DERVIŞ BEYAZ (GEWR) OCAĞI