Alevi 'açılımı'na ne oldu?

Alevi 'açılımı'na ne oldu?

Alevi 'açılımı'na ne oldu?AKP'nin planları, "Demokratik Açılım"ın ardından "Alevi Açılımı"nda...

A+A-

Alevi 'açılımı'na ne oldu?Alevi 'açılımı'na ne oldu?

AKP'nin planları, "Demokratik Açılım"ın ardından "Alevi Açılımı"nda da sekteye uğradı. Bugün düzenlenecek 6. Alevi Çalıştayı'nın öncekilerden farklı olarak yoğun tartışmaların gölgesi altında geçmesi bekleniyor.

AKP hükümetinin "Alevi Açılımı" kapsamındaki çalıştayların altıncısı bugün düzenleniyor. Beşincisinden altıncısına gelinen süreçte, AKP hükümetinin öne sürdüğü "Demokratik Açılım"ın ardından "Alevi Açılımı"nın da tartışmalı bir noktaya evrilmesine yol açan gelişmeler yaşandı. 6. Alevi Çalıştayı ise, "Alevi Açılımı"nı planlayan hükümetin, "açılım"ın asli muhatabı olan ve çeşitli dernekleri ve vakıfları aracılığıyla temsil edilen Alevi yurttaşların dışında, Alevilerle ilişkisi oldukça tartışmalı birtakım kişi veya odakların da gündeme getirilmesiyle tartışmalı bir hal aldı.

Bakan Faruk Çelik: Bütün renkleri katmaya çalıştık

Tartışmaların odağında, bu yılın Haziran ayında başlayan ve bugüne değin beş kez toplanan çalıştayla birlikte "Alevi Açılımı"nın yürütücüsü konumundaki Devlet Bakanı Faruk Çelik vardı. Faruk Çelik, 6. Alevi Çalıştayı'na Maraş Katliamı Davası sanıklarından BBP eski Genel Başkan Yardımcısı Ökkeş Şendiller'in de davet edilmesi nedeniyle yoğun bir şekilde eleştirildi.

Meclis Genel Kurulu'nda dün yaptığı konuşmada, bugün gerçekleştirilecek 6. Alevi Çalıştayı konusunda da açıklamalarda bulunan Faruk Çelik, Alevi çalıştaylarının göstermelik olduğu ve zaman kaybına yol açtığı şeklindeki yorumlara katılmadığını söyleyerek, "devlet ilk kez tüm Alevi kesimleriyle bir araya geliyor ve devlet Alevi kesimlerini dinliyor. Tüm bu çalıştaylarda konuşulanları da arşivine toplayacak" diye konuştu.

Bugün düzenlenecek 6. çalıştayı, bugüne kadar siyasette bulunmuş ve halen aktif olarak siyaset yürütenlerle gerçekleştireceklerini belirten Çelik, 7. ve son çalıştayı da 2010'un Ocak ayında gerçekleştirerek bir yol haritası ortaya çıkarmış olacaklarını ifade etti. Çelik, "altı aylık bir süre içinde toplumun tüm katmanlarını bir masa etrafında buluşturup, bütün renkleri, bütün çiçekleri içine katacak şekilde bu konunun ele alınması, belli bir düzeyde götürülmesi ve altı aya sığdırılmasını zaman kaybı olarak değerlendirmeyi takdirinize bırakıyorum" dedi.

Bakan, Ökkeş Şendiller'in çalıştaya katılması gereğini hâlâ savunuyor

Bakan Çelik'in "bütün renkler" ifadesini kullanırken göndermede bulunduğu Ökkeş Şendiller ismi, Alevi örgütlerinin tepkilerinin yanı sıra Alevi milletvekillerini de çalıştaya katılmama kararı aldıran gelişmelerin tetikleyicisi oldu.

Faruk Çelik, katıldığı bir televizyon programında, tepkiler üzerine daveti geri çevirerek çalıştaya katılmayacağını açıklayan Şendiller'e teşekkür ettiğini ve "çalıştay formatı"na uygun yapıldığını ileri sürdüğü davette herhangi bir yanlışlık bulunmadığını vurgularken, "isabetli bir karar, çok teşekkür ediyorum. Biz Kahramanmaraş olaylarını tartışmak için çalıştay düzenlemiyoruz ki... Kahramanmaraş ve Sivas'ta yaşananlar bir daha yaşanmasın diye bu çalışmaları yapıyoruz. Oysa biz tekrar Kahramanmaraş'ı tartışır bir noktaya taşınıyoruz, yanlış olan bu. Çalıştay’ın özü, merkezinden çıkıp başka bir alana doğru kaydığı için ben Ökkeş Şendiller'den katılmamasını talep edecektim. Buna gerek kalmadan Ökkeş Bey tepkileri kendi bitirdi" dedi.

Şendiller'in çalıştaya "katkı"sı ne olacakmış?

İsmi üzerinden yürüyen tartışmaların büyümesi üzerine Alevi Çalıştayı'na katılmaktan vazgeçtiğini açıklayan Ökkeş Şendiller ise, tartışmaların, bazı siyasilerin ve dernek yöneticilerinin istismarı sonucu tırmandığını iddia etti.

Şendiller, çalıştaya katılması durumunda, Maraş olaylarının bir Alevi-Sünni çatışması değil, uluslararası bir komplo olduğunu ve ölenlerin çoğunluğunun da Sünni olduğunu belgeleriyle ortaya koymayı planladığını söyleyerek, Maraş olaylarıyla 12 Eylül'ün hazırlandığını ve "tarafları, Apocular, Halkın Kurtuluşu Örgütü, Devrimci Savaş Örgütü ve Garbis Altınoğlu'nun kışkırttığı"ını iddia etti.

Şendiller, "bir kısım dernekler çok ağır ifadeler kullandı. Arif Sağ, Kamer Genç, Fikri Sağlar'ın açıklamalarını yayımladılar, 'bir arada bulunmayız' dediler. Bir gazeteye manşet çektiler: 'Ökkeş Şendiller'in bu çalıştaya davet edilmesi, Hitler'in Yahudi toplantısına çağrılması gibi' türünden çok çirkin, akıl dışı bir iddia ortaya attılar. Tartışmalar daha da tırmandı. Hitler benzetmesi çok çirkin bir benzetme. Kendilerini Yahudi kategorisinde görebilirler ama bir başkasını Hitler'e benzetme hakları yok" dedi.

(soL-Haber Merkezi) - 17 Aralık 2009

Etiketler : , ,

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.