Alevi Örgütleri : Konu mankeni olmayız

Alevi Örgütleri : Konu mankeni olmayız

Alevi Örgütleri : Konu mankeni olmayızAKP’nin Alevilere dönük ‘açılım’ adı altında asimilasyon çalışması...

A+A-

Alevi Örgütleri : Konu mankeni olmayızAlevi Örgütleri : Konu mankeni olmayız

AKP’nin Alevilere dönük ‘açılım’ adı altında asimilasyon çalışması başlattığını belirten Alevi örgütleri, “sünnileştirme ve asimilasyon politikası güdülüyor. AKP’nin konu mankeni olmayacağız” tepkisinde bulundu. 

AKP Hükümeti’nin Aleviler konusunda yapmak istediği ‘açılımlar’, Alevi örgütleri tarafından tepki ile karşılanarak, AKP’nin Alevileri sünnileştirme politikalarının devam ettiğine dikkat çekildi. Alevi Bektaşi Federasyonu, Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri, Cem Vakfı, Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu ve Demokratik Alevi Federasyonu yaptıkları açıklamalarda, AKP eliyle asimilasyon başlatıldığını belirterek, ‘Türkiye’de Alevi bir kuruma ihtiyaç var’ diyen Reha Çamuroğlu’na karşı tepkilerini dile getirdi. Alevi kurumlar, AKP’ye “Konu mankeni olmayacağız. AKP’nin sünnileştirme ve asimilasyon politikalarına karşı sessiz kalmayacağız” mesajını verdi.

AKP’nin Alevi kökenli İstanbul Milletvekili Reha Çamuroğlu, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Aleviler konusunu da ele alarak, herkesi memnun edecek çözümlere ulaşılması konusunda sağlam bir irade sergilemesini istemişti. Aleviliğin mutlaka devlette temsil edilmesi gerektiğini ifade eden Çamuroğlu, ‘Genel Müdürlük oluşturma konusunda net bir şey yok. Türkiye’de Alevilikle ilgili bir kuruma ihtiyaç var’ demişti. Basına yansıyan bu önerilerle birlikte AKP Hükümeti, kendilerine bağlı 3 bin kadronun yer alacağı bir Genel Müdürlük oluşturacak. Genel Müdürlük bünyesinde ya da ayrı olarak Alevi Enstitüleri de kurularak, Alevi dedeler eğitilecek. Ankara ve İstanbul’da dergah büyüklüğünde iki Cemevi’nin açılmasını da planlayan AKP Hükümeti, Alevi toplumu ile hükümet arasındaki ilişkileri yürütmek üzere 40 kişilik bir kurul oluşturmayı da tartışıyor. AKP’nin ayrıca 2008 yılının Ocak ya da Şubat ayında Ankara’da bir Alevi Kongresi düzenlemesi bekleniyor. Bu kongreye katılacak örgütlerle, AKP’ye karşı olan Alevi kurumlarına alternatif yeni bir federasyon örgütlenmesine gidilebileceği kaydediliyor.

‘Alevilerin asimilasyonu hedefleniyor’

Alevi örgütleri ise AKP’nin Alevilikle ilgili çalışmalarına temkinli yaklaşıyor.

Alevi kuruluşlar, Türkiye’de varolan Alevi örgütlenmelerinin dışında devlete bağlı yeni kurumlar oluşturma fikrinin Alevilerin asimilasyonunu hedeflediğine dikkat çekti.

Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genel Başkanı Turan Eser, AKP’nin samimi olmadığını dile getirdi. Eser, “Bu işin doğrudan mağduru olan kesimleri dinleyerek düzenleme yapmaları lazım. Kendi yandaşları üzerinden AKP güdümlü bir Alevi örgütlenmesi yaratılmasına karşıyız” diye konuştu.

Reha Çamuroğlu’nun kendisine yakın bulduğu kişilerle görüşmesini eleştiren Eser, bunun ayrımcılık olduğunu söyledi. Eser, devamla şunları söyledi: “Devlet siyasal İslamcı çizgide bulunan bir Alevi örgütlenmesine gitmek istiyor. Oysa Aleviler, geleneksel sosyal yaşam biçimlerini, kendi tanımlarına ve ihtiyaçlarına uygun yapılarını sürdürmekte ısrarlılar. Alevileri temsil edecek bir kurum oluşturma tartışmaları için Alevileri temsil eden gruplar çağrılır. Bu bireysel ilişkilerle yapılacak şey değil. Hükümet bu konuda samimi ise bütün bu kesimlere bir çağrı yapar. Bu işin doğrudan mağduru olan kesimleri dinleyerek Alevilerin karşı karşıya oldukları sorunların çözümüne cevap arar. Ama gizli ilişki ve ajandaları olanların konu mankeni olmayız. Alevisiz Alevi sorunu çözülmez. ABF ve diğer Alevi kurumlarının adresleri açık ve nettir. Hükümet önce Alevilerin temsil gücü olan kurumların adresini öğrenmelidir.”

Kendi yandaşları üzerinden AKP güdümlü bir Alevi örgütlenmesi yaratılmasına karşı olduklarını kaydeden Eser, “Demokratik, şeffaf diyalog yolunu bırakıp şark usulü kurnazlıklarla yandaş Alevi kurum yaratma mantığı sahipleneceğimiz bir girişim değildir. AKP’nin Aleviliğe ve Alevilere resmi üniforma giydirerek sunnileştirme projesi hem demokrasi, hem evrensel hukuk normları hem de laiklik açısından tehlikeli bir yaklaşımdır” diye konuştu. “Kimse Alevilere rağmen, ‘bakın Alevilerin sorununu çözüyorum’ diye AB ilerleme raporu için makyaj yapmasın” diyen Eser, “ABF olarak Alevilerin sorunlarını çözme ve taleplerini dikkate alma konusundaki samimi yaklaşımlara her zaman açığız” dedi.

‘AKP’nin gizli ajandası var’

Cem Vakfı Başkanı Prof. Dr. İzzettin Doğan da basına yansıyan açıklamasında, hükümetin adımlarını Avrupa Birliği sürecine bağladı. Doğan, ANKA’ya yaptığı açıklamada, AB İlerleme Raporları’nda Alevilikle ilgili olumlu adımların atılmadığına vurgu yapıldığını hatırlattı ve şunları söyledi: “AKP Hükümeti’nin gizli ajandası var. Bu yapılan çalışma devleti sunnileştirme operasyonudur. Bu çalışmalar yapılarak, AB’nin gözü boyanmaya çalışılıyor, kamufle hareketler bunlar. Samimi olsalar halkın önünde tartışırlar bu konuyu. Demokrasilerde gizli kapaklı şey olmaz. Varsa böyle bir şey halkın önünde, siyasi partiler arasında tartışılır.”

AKP’nin planlarına tepki gösteren Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri Başkanı Kazım Genç ise, şunları dile getirdi: “AKP iktidarı, ülkemizde varolan ve toplumsal açıdan birarada yaşama kültürümüze zarar verebilecek sorunları çözmek yerine, sorunu daha da derinleştirecek adımlar atmaktadır. Cemaat ve tarikat liderleri ile şeriatçı kesimleri kontrol altına alan, aşiret ağaları ve şeyhlerle Kürtleri artık ben temsil ediyorum diyen AKP; partisine birkaç Alevi kökenli milletvekili, Diyanet İşleri Başkanlığı’nda mevki ve makam vereceğini söylemekte ve ayrıca “Dede” olduğunu söyleyen bazı insanları partiye almak suretiyle Alevilerin de kendi çatıları altında temsil edildiklerini düşünmektedir. Bir taraftan Alevilerin asimilasyonunu hızlandıracak uygulamalar yaparken, diğer taraftan Alevi inancının temel değerleriyle alay etmektedir.”

‘Muharrem bir matem ayıdır’

Alevilerin sorunlarının çözümü için herşeyden önce devletin ciddiyetini gerektirdiğini söyleyen Genç, şöyle devam etti: “Alevilerin talepleri bellidir ve tüm yetkililer bu taleplerimizi bilmektedir. Bu konuda bir çözüm isteniyor ise Alevi örgütleri ile görüşmeler yapılmalıdır. Alevilerle kucaklaşma ise onların sorunlarını Anayasal güvence altına almakla olur. Eşit yurttaşlık temelinde, hiçbir kesime ve zümreye ayrıcalık tanımadan hizmet etmekle, onların inançlarına ve kültürlerine saygı duymakla, barış içinde birarada yaşayacağımız hoşgörüyü hakim kılmakla, demokrasiyi tüm kurum ve kurallarıyla işletmekle olur. Bütün bu sorunların içerisinde Aleviler olarak bizleri rencide eden olay ise, sayın Çamuroğlu’nun öncülüğünde Başbakan’ın Muharrem ayında Alevilerle iftara katılmasıdır. Bunun için bin kişilik bir iftar yemeğinin organize edilmesidir.” Genç açıklamasını şöyle noktaladı: “Sayın Çamuroğlu ve AKP iktidarı şunu bilmelidirler: Muharrem ayı bir matem ayıdır. Tutulan 12 günlük Matem Orucu Kerbela Şehitleri’nin acılarına ortak olmak ve onları anmaktır, anlamaktır. Matem Orucu’nda iftar ve sahur yoktur. Oruç Açma vardır ve bu olabildiğince gösterişsizdir. En az ile yetinme, su içmeme, et yememe, kan çıkarmama vb. ile yası içselleştirmek gerekmektedir. Kerbela gerçeği, üç kuruşluk mevki ve makam uğruna inandığı değerleri pazarlamamaktır. Alevi Örgütleri olarak taleplerimizle ilgili mücadelemizi, taleplerimiz kabul edilene kadar sürdüreceğiz. Bu demokratik bir süreçtir. Fakat mevki ve makamı ne olursa olsun değerlerimizin rencide edilmesine ve yok edilmesine karşı asla seşiz kalmayacağımızın bilinmesini istiyoruz. “Muharrem iftarına” ve asimilasyona karşı tepkimizi göstereceğimizin bilinmeli.”

‘AKP Alevilerden özür dilemeli’

“Biz başından beri asimilasyona hayır dedik” diyen Demokratik Alevi Federasyonu Başkanı Hüseyin Bildik de, şu noktalara dikkat çekti: “AKP eliyle bugün yine asimilasyon politikaları hız kazanarak devreye girdi. Bir kere AKP’nin önce Alevilerden özür dilemesi gerekiyor. Bugün yapılmak istenilen politika şudur: Kürtleri Türkleştirme, Alevileri de sünnileştirme. Sivas’ı, Çorum’u, Maraş’ı gerçekleştirenler AKP`nin elit kadrolarıdır. Bugünki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Sivas katliamı döneminde Refah Partisi yönetiminde olan ve katliamı gerçekleştirenlerin en yakın arkadaşıdır. Bugün Reha Çamuroğlu öncülüğünde başlatılan kirli politikalara karşı hayır diyoruz.”

“Alevilere iftar verilecekmiş, bir kere Alevilikte iftar yemeği denilen bir şey yok” diyen Bildik, Alevi kurumlarına şu çağrıda bulundu: “Biz Alevi kurumlarına diyoruz ki; bu tür girişimlere karşı uyanık olunmalıdır. Bugün 21. yy. ve Alevilerin inanç merkezi Anayasal güvenceye alınmamış. Alevi kimliği resmi olarak tanınmamıştır. AKP eliyle devreye konulan asimilasyondur. Ve buna karşı Alevilerin duyarlı ve birlik olması gerekiyor.”

Almanya Alevi Birlikleri Genel Sekreteri Ali Ertan Toprak ise, AKP’nin Avrupa’ya karşı ucuz bir manevra yapmak istediğini belirtti. “Bugün Türkiye’de Aleviler konusunda herhangi bir ilerleme sağlamayan AKP, AB sürecinde bir göz boyama yaparak bakın Aleviler konusunda da adımlar atıyoruz demek istiyor” diyen Toprak, “Diğer taraftan da İslam kimliği altında Alevileri asimile etmeye devam edecekler. Bugün AKP’nin politikalarının Aleviler tarafından net görüldüğü biliniyor. Alevilere danışarak projeler oluşturulmalıdır” diye konuştu.

ERDAL ALIÇPINAR 
Yeni Özgür Politika - 26 Kasım 2007 

Etiketler : , ,

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.