Ali YILDIRIM: Laikliği Savunmadan Ne Demokrat Ne de Solcu Olunabilir
Ali YILDIRIM: Laikliği Savunmadan Ne Demokrat Ne de Solcu Olunabilir Laiklik demokrasinin temelini oluşturur. Ülkemizde...
Ali YILDIRIM: Laikliği Savunmadan Ne Demokrat Ne de Solcu Olunabilir
Laiklik demokrasinin temelini oluşturur. Ülkemizde bu gerçeklik tüm ülkelerden çok daha yakıcı bir biçimde kendini hayatın her alanında göstermektedir. Laikliği reddettiğiniz an eşitsizlikleri, ayrımcılığı, kabile devletini, efendi kul ilişkisini, ötekileşmeyi davet ediyorsunuz demektir.
Laiklik bir başkasının ihsanına, lutfuna muhtaç olmadan özgürlükleri yaşayabilmek demektir.
Laikliğe ilişkin tutumlarıyla, bu konudaki sağlam yaklaşımlarıyla duayen solcu üstatlarımızın yaklaşımları bize yol gösterici olmalıdır. Buraya iki örnek alıyorum. Sadun Aren ve Korkut Boratav. Bir demokratın, bir solcunun laiklik konusunda nasıl bir tutum takınması gerektiğine pusula olacak sözler söylüyorlar. Umarım onların sözlerinden tatlı su solcuları ibret alırlar. Türban konusunda renksiz davranan sözde sosyalistler biraz utanırlar. AKP’nin kapatılmasına demokrasi adına karşı çıkanlar Sivas 93’ü hatırlarlar. Aren ve Boratav’ın modası geçmiş dinazorlar yolumuza / solumuza tutukları ışığın fark ederler.
SADUN AREN: MUHAFAZAKAR GERİCİDİR, DEMOKRATI OLMAZ
AKP kabul edilemez bir oluşumdur, başka konularda istediği kadar başarılı olsun, eğer başa şeriatçılığı getirecekse, ki bundan şüphe yok, mutlaka devrilmesi lazım. Muhafazakárlık düpedüz geriliktir, işi evirmeye çevirmeye gerek yok. Hem muhafazakár, hem demokrat olunmaz. Bu, söylediklerine meşruiyet kazandırmak için bulunan bahanedir. Zorlama olursa zaten demokrasi olmaz, muhafaza ettiğiniz değişmek istiyor, siz zorluyorsunuz. Muhafazakárlığın bugünkü kötülükleri de muhafaza etmek olduğunu bilmeleri lazım. AKP, belki IMF'nin gözünde başarılı ama, aslında çok başarısız. Enflasyon hakikaten düştü, ne pahasına? Böyle düşürmeyi eski hükümetler de biliyordu. Yatırım yapmayacaksınız, zam vermeyeceksiniz, maaşları kısacaksınız, satın alma gücünü azaltacaksınız; enflasyonu böyle düşürdüler. Bazıları soruyor biz ne zaman düşüşü hissedeceğiz diye; farkında değil, zaten işsiz kalarak hissediyor. AB'ye de girilmeli, küreselleşme yoluna da, ancak sorgulanmalı, bize daha uygun olan araştırılmalı, bulunmalı, talep edilmeli.
PROF.DR. KORKUT BORATAV : LAİKLİK MÜCADELESİ SOLCULARIN GÖREVİDİR
Sosyalizmin (ve modern anlamıyla solun) kaynağında aydınlanmayı içeren Batı uygarlığı vardır. Burjuva devrimleri Ortaçağ düzeninin ekonomik, toplumsal, siyasal ve ideolojik alanlardaki öğeleriyle savaşarak; onları tasfiye ederek gerçekleşti. Bu büyük dönüşümü burjuvazinin tamamlayamadığı koşullarda, emekçi sınıfların katkılarıyla gerçekleşen demokratik devrimler aynı tarihsel görevi gerçekleştirdi. Sosyalist hareketler bu uzun tarihsel sürecin içinde oluştu; gelişti. Dolayısıyla burjuvazinin iktidarı pekiştikten sonra, Ortaçağ kalıntısı ideolojilerle ve gericilikle kararlı mücadele işlevini sosyalist hareketler devralmıştır. Yüzyılların bir kültürel ürünü olan Halk İslamı'nı tasfiye misyonunu üstlenmiş bulunan köktendinci, Vahabî ve tarikat-bağlantılı bir İslâm anlayışıyla mücadeleye öncelik vermeyen bir sol / sosyalist çizgi düşünemiyorum. Dinci-gericiliğin halk sınıflarını teslim alma sürecinin ardında eğitim, kamu yönetimi, medya alanlarında gerçekleşen anti-laik dönüşümlerin katkısı ortadadır ve bu nedenle laiklik mücadelesi, Batılı hayat tarzını savunma refleksi içindeki orta sınıflardan daha çok halk sınıfları için önem taşır. Emekçi sınıflarla, aydınlanma geleneğinin Türkiye'deki taşıyıcısı olan katmanlar arasındaki ittifakın güçlü olduğu dönemler, Türkiye solunun da yükselme dönemleridir.
Ali YILDIRIM
1 Nisan 2008
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.