Barış Derneği'nden 1 Eylül Çağrısı

Barış Derneği'nden 1 Eylül Çağrısı

Barış Derneği'nden 1 Eylül Çağrısı  Emperyalist saldırganlığa karşı barış mücadelesini yükseltelim…Bugün...

A+A-

Barış Derneği'nden 1 Eylül ÇağrısıBarış Derneği'nden 1 Eylül Çağrısı 

Emperyalist saldırganlığa karşı barış mücadelesini yükseltelim…

Bugün 1 Eylül, Dünya Barış Günü. İnsanlık, kalıcı ve adil barışın halen çok uzağında.

Savaşın coğrafyası genişliyor. Savaş örgütü NATO genişliyor. Emperyalist saldırganlık birçok coğrafyada sınır tanımadan yol alıyor. Afganistan'ın, Irak ve Filistin'in işgali ile somutlanan emperyalist saldırganlık artarak sürüyor. İnsani değerlerimiz her gün ayaklar altına alınıyor. Propaganda bombardımanıyla aklımızı kirletmeye devam ediyorlar. Emperyalizmin ve işbirlikçilerinin “savaş kışkırtıcısı” tutumları, neredeyse diplomasinin sıradan bir aracı haline geldi. Günümüzde emperyalizmin savaşçı politikalarına karşı, adil ve kalıcı barış için verilecek mücadelenin yakıcılığı bir kat daha artmıştır.

AKP hükümeti, Cumhuriyet tarihinde belki de hiç olmadığı kadar, işbirlikçi bir dış politika anlayışıyla savaş coğrafyasının genişlemesine çanak tutmaktadır. Kafkaslarda patlak veren savaş, emperyalistlerin imalatıdır. Emperyalizm, Ortadoğu'dan sonra Kafkasları da kan ve barut fıçısına çevirmenin yollarını adım adım örmüştür. Bölgede yeni sıcak çatışmaların yaşanması an meselesidir ve Türkiye'nin bunun dışında kalması mümkün görünmüyor. AKP’nin “önemli açılım” diye yutturmaya kalktığı "Kafkas Paktı" soytarılığının arkasındaki tarafsızlık veya tarafları uzlaştırma çabası kocaman bir yalandır. AKP “daha fazla” demektedir. Daha fazla Amerikancılık, daha fazla kan, daha fazla gözyaşı. AKP'nin dış politika anlayışı budur.

ABD bastırmış ve AKP uluslararası sözleşme niteliği taşıyan Montrö Sözleşmesi’nin delinmesine göz yummuştur. AKP, Gürcistan'a “insani yardım” kılıfı altında, NATO'nun Karadeniz'e daha fazla yerleşmesine aracılık ederek, bölge barışı açısından çok tehlikeli bir dönemin açılmasına hizmet etmiştir. Önümüzdeki günlerde Montrö Sözleşmesi’nin, ABD'nin başının tuttuğu bir masada, ameliyata yatırılması uzak bir olasılık değildir. Bu olasılık bölge güvenliği kadar ülkemizin güvenliği için de büyük bir tehlikedir.

Bugün, emperyalizmin ve AKP türünden işbirlikçilerinin bölge halklarına yönelik kışkırtıcı politikalarına karşı mücadele etmek, barış mücadelesinin en üst sırasına yazılmalıdır. Eğer, bizler, ülkemizin geleceği için mücadele ediyorsak, bu onursuzluğa ortak olmayacaksak, AKP'nin kişiliksiz politikalarına karşı sesimizi yükselteceğiz. Emperyalist yayılmacılığa ve işgale bin bir kılıf altında ortak olmanın, “stratejik başarı” olarak yutturulduğu bir ülkede, emekçi halkımızın barış ve kardeşlik içinde yaşama şansı yoktur. Öyleyse, ülkemizde ve bölgemizde kalıcı barış için, AKP'ye karşı mücadele edeceğiz, AKP politikalarına karşı gücümüzü birleştireceğiz.

Kalıcı barış için mücadele, girdiği her yere ölüm ve acı getiren emperyalizme karşı mücadeleden bağımsız düşünülemez. Öyleyse, savaşsız, sömürüsüz ve insanlığın barış içinde yaşadığı bir dünya için, emperyalizme karşı örgütleneceğiz.

Geleceğimizi kazanmanın biricik yolu, ülkemizin ve bölge halklarının başına bela olan emperyalistlerin ve işbirlikçilerinin defedilmelerinden geçiyor.

Barış Derneği
27 Ağustos 2008, Çarşamba

Alevihaber.com - 28 Ağustos 2008

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.