KENDİNE YABANCILAŞAN BURJUVA ALEVİ GENÇLİĞİ!

Geçen hafta uluslararası bir organizasyonun etkinliği için 3 günlük bir programa katıldım. Program çeşitli partilerden gençlerin ülke meselelerine dair düşüncelerini paylaşması üzerine bir konsepte sahipti. 

CHP'yi temsilen gönderilen 3 genç diğer kafileden hiç kimseyle sosyalleşmedi, selam bile vermediler. Hatta konuşurken sözcüleri olan ODTÜ öğrencisi olan çocuk burnu yukarıda karşıdakilerin yüzüne bile bakmadan, önce bulunduğu ilçedeki üniversiteler komisyon başkanlığı görevini söyledikten sonra adını belirten bir profildi. Tabi sonra kendisini bir önceki CHP ilçe başkanının tepeden bu göreve atadığını, ilçe başkanı değişince görevden alındığını söylediler ama arkadaş halen kendini adından önce o göreviyle tanımlıyor.

Turizmle ilgili bir konu açılıyor; Hakkari'yi tanımlarken "orası terör bölgesi" diyor. Ki bunu diyen çocuk aynı zamanda ODTÜ siyaset bilimi öğrencisi. Yani Türkiye'de bu alanın en iyi üniversitelerinden birini kazanacak kadar düz ezberi bir sınav zekasına sahip birisi ama bir ili topluca terör bölgesi olarak damgalayacak kadar sığ olabiliyor. 

Programın son günü Pazar sabahı bunların gruptan 1 gün erken ayrılma gerekçelerinin Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Ankara şube seçimleri için olduğunu öğreniyoruz. Bu seçimler için gideceğini duyan arkadaşların "Alevi misiniz" diye sorusuna "yo aslında ben Alevi değilim ama babaannem Aleviymiş" gibi garip bir cevap veriyor. Sonra araştırıyorum ki aslen Tokat Turhal'lı çocuğun yedi ceddi Alevi çıkıyor.

Yani kendince elit gördüğü bir topluluk içerisinde Aleviliğini çeyrek bir orana indirerek kendini daha değerli kılabileceğini sanacak kadar aciz, bilinçsiz ve zerre kimlik hassasiyeti olmayan birisi PSAKD derneğinde belki de kazananı belirleyici bir kişi olabiliyor.

Belli ki gelir seviyesi yüksek, burjuva bir aileden gelen bu arkadaş bomboş bir bilinçle sırf çevresinin bağlantılarıyla tepeden siyasi partilerde, derneklerde vs yer alabiliyor. 

Maddi durumunuz, sınıfsal statünüz veya eğitiminiz ne olursa olsun lütfen çocuklarınıza "Beyaz Türk" olmadan önce insan olmalarını öğretin. Zira içlerindeki insanlığı kavradıkça kamil mertebesine her geçen gün biraz daha yaklaşacaklardır. Aksi takdirde kendi kültürel kodlarının felsefesinden uzak, kent burjuvazisi içerisinde yozlaşan çocuklarınıza istedikleri kadar para verin, istedikleri kadar eğitim imkanları sunun hamlıklarından asla kurtulamayacaklar. Kendilerine yabancılaşmakla başlayıp, insanlığa yabancılaşacaklar...