Cem TV'de villa sansürü

Cem TV'de villa sansürü

Cem TV'de villa sansürüTayyip Erdoğan'ın villalarının fotoğraflarını yayımlamak isteyen programcı işten atıldı.Araştırmacı gazeteci...

A+A-

Cem TV'de villa sansürüCem TV'de villa sansürü

Tayyip Erdoğan'ın villalarının fotoğraflarını yayımlamak isteyen programcı işten atıldı.

Araştırmacı gazeteci Tuncay Mollaveisoğlu Sözcü gazetesinde fotoğraflarıyla birlikte yayınladığı bir haberi Cem TV’deki programına taşımak isteyince program yayından kaldırıldı.

Başbakan Erdoğan’ın villalarının fotoğraflarını SÖZCÜ gazetesinde yayınlayan Tuncay MOLLAVEİSOĞLU, aynı fotoğrafları CEM TV’deki programına taşımak isteyince çok izlenen program yayından kaldırıldı.

CEM TV'de Çarşamba akşamları BAĞIMSIZ adlı programı hazırlayıp sunan Mollaveisoğlu bu programda; AKP iktidarının yolsuzluk ve yoksulluk ekonomisini eleştiriyordu.

CEM TV’nin en çok izlenen programını yapan Mollaveisoğlu’nun işine son verilmesinin nedeni SÖZCÜ gazetesinde yayınladığı bir haber ile ilgili… Mollaveisoğlu Başbakan Erdoğan’ın başını ağrıtan trilyonluk villalarının fotoğrafları SÖZCÜ'de yayınlamıştı.

SÖZCÜ Gazetesi’nde manşetten verilen haberde Erdoğan’ın Üsküdar Kısıklı’daki havuzlu villalarının fotoğrafları detayları ile yer almıştı. Aynı fotoğrafları CEM TV'deki programında da yayınlayacağını söyleyen Mollaveisoğlu’nun beklenen programı önceki akşam yayınlanmadı. Çünkü program yayından kaldırılmıştı. Cem TV bir süre önce de AKP'yi canlı yayında eleştiren Barış Yarkadaş, Dinç Çoban ve Barış Doster'in sunduğu programa son vermişti. Tarz-ı Siyaset adlı program bizzat kanalın sahibi İzzettin Doğan'ın isteği üzerine yayından kaldırılmıştı.

İşte Sözcü'de yayınlanan ve Tuncay Mollaveisoğlu'nun programının kaldırılmasına neden olan Recep Tayyip Erdoğan'ın villaları ile ilgili gazete kupürü üstte.

Gerçek Gündem - 5 Haziran 2010

Mollaveisoğlu meydan okudu

Cem TV'deki programı kaldırılan gazeteci kime kızdı?

MEDYADA TAŞLARI BAĞLAYINCA…

TUNCAY MOLLAVEİSOĞLU

İlk sözüm CEM TV’nin patronu Sayın İzzettin Doğan’a…

Türkiye’nin en kritik sürecinde televizyonu çoluk çocuğa emanet ettiniz.

Medyanın itibarsızlarına

Haberciliğin paspaslarına…

Televizyon sahibi olmak büyük sorumluluk ister;

Size yakışmadı…

Bir sözüm de değerli okurlarıma ve izleyicilerime…

Enver Aysever 9 ay önceCEM TV nin başına geçtiğinde

Temiz, ilkeli, çağdaş ve cesur bir ekran yaratmak istediğini söylemiş,

Benden program yapmamı rica etmişti. Değerli dostumu kırmadım:

İçeriğine hiçbir müdahalenin yapılmaması şartı ile BAĞIMSIZ adlı programa başladım.

Olası erken seçimler ve referandum öncesinde medyada büyük bir karartmanın olacağını söylüyordum.

Maalesef Cem TV de buna uydu. Türkiye’de rejimin sigortası olan, Atatürk Türkiyesi’ne bağlı Alevi yurttaşlarımızın sahiplendiği kanal da

karşı devrimin

ikinci cumhuriyetçilerin

girdiği her kabın şeklini alanların;

ilkesiz ve korkakların limanına sığındı…

Son sözüm köpeksiz köyde değneksiz dolaşan

Ne oldum şaşkını, buldumcuk haber müdürü Murat Ongun’a…

Demişsin ki, Sayın Hüsamettin Cindoruk’u arayıp yalvarmışım!?

Bu iddianı ispat edemezsen seni müfteri ilan edeceğim.

Değil, dün, önceki gün, gecen hafta; son iki yıl içinde Sayın Cindoruk’u bir kez bile aradıysam

Ya da CEM TV ye dönmem için bir ricada bulunduysam; BU MESLEĞİ HEMEN BIRAKIYORUM!

Sayın Cindoruk’u arayıp sormanı bekliyorum.

Seni ciddiye alıp telefonuna çıkmaz ise ağabeylerin sana yardımcı olsunlar; onlar arayıp sorsunlar…

Tuncay MOLLAVEİSOĞLU bir kez bile aramış mı?

Yarına kadar attığın çirkin iftira nedeni ile benden ve izleyicilerimden özür dileyeceksin.

Aksi halde Pazartesi günü dava açacağım ve yalancılığın, çirkefliğin tescillenecek.

Demişsin ki;

Kemal Kılıçdaroğlu’na yalakalık yapıyormuşum… Senin nereni düzelteyim?

Bu ülkede gündemi, ilkokul öğrencisi seviyesinde takip edenler, benim Kemal Kılıçdaroğlu’yla çok eski bir dostluğum olduğunu bilir.

2004 yılından 2008 yılına kadar “Yolsuzluk ve Yoksulluk” programımda en sık konuk aldığım Türkiye’nin değerli aydınlarının başında geliyordu. Sayısız yolsuzluk dosyasını birlikte açıkladık.

Ama senin çakma gazeteciliğin bunu anlamaya yetmez.

Yalakalık dediğin; medyanın itibarsızları çukurundan ağabeylerine yalvararak çıkıp, köpeksiz köyde değneksiz dolaşmaktır.

Koyunun olmadığı yerde Abdurrahman Çelebi olmaktır. Yani buldumcuk, ne oldum şaşkını haber müdürlüğü’dür.

Medya bataklığından, çakma gazetecilikten Cem Tv’nin haber müdürlüğüne geçiş yapmaktır yalakalık.

Abdurahman Çelebi demişsin ki;

Başbakan Erdoğan’ın villaları ilk kez fotoğraflanmıyor, isteyen Google’a girip baksın.

Sen arama motoru gazetecilere örneksin.

Gezetecilik arama motorunda yapılmaz.

Magazin muhabirleri bile bunu yapmaz.

Senin büyük bir bilgelikle girip baktığın ve Erdoğan’ın villaları dediğin fotoğraflar asıl villalar değil muadilleridir. Yani çoluk çocuğu kandırmak için internete koyulmuş fotoğraflardır.

Türk basınında ilk kez Erdoğan’ın ve çocuklarının oturduğu villaları Sözcü gazetesinde yayınladım.

Ama gazete okumayan; cahil çakma habercilerden olduğun için Sözcü’yü de okumamış olabilirsin.

Cem Tv kimlere emanet!

Gazeteciliği Google’da yapan,

Yalanlarına Kemal Kılıçdaroğlu’nu ve Hüsamettin Cinoruk’u karıştırmaktan imtina etmeyen ayarsız…

Mahkemede iftiranı kanıtlamanı bekleyeceğim.

Ya da tükürdüğünü yalayacaksın.

Son söz: cahilin hastalığı, cehaletini bilmemesindendir…

Gerçek Gündem - 5 Haziran 2010

Etiketler : ,

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.