Cumhurbaşkanı Boğday'ı Değil, Hüsrevoğlu'nu Kurtarsın

Cumhurbaşkanı Boğday'ı Değil, Hüsrevoğlu'nu Kurtarsın

Cumhurbaşkanı Boğday'ı Değil, Hüsrevoğlu'nu Kurtarsın…! Mustafa Zeki OĞUR / Hatay Ekspres Gazetesi(...) Ama her ne olursa olsun Hatay...

A+A-

Cumhurbaşkanı Boğday'ı Değil, Hüsrevoğlu'nu KurtarsınCumhurbaşkanı Boğday'ı Değil, Hüsrevoğlu'nu Kurtarsın…!

Mustafa Zeki OĞUR / Hatay Ekspres Gazetesi

(...) Ama her ne olursa olsun Hatay halkı yine her zaman ki gibi Müslüman’ıyla, Hıristiyan’ıyla, Musevi’siyle, Yahudi’siyle, Sunni’siyle, Alevi’siyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle kucaklaşarak tüm dünyaya örnek olmaya devam edecektir.

Hüsrevoğlu Hatay halkının bu bağlılığını çekemese de, Sabri Boğday’ı kurtarmak için sonuna kadar mücadele ederek hepimiz elimizden geleni yapacağız.

Boğday’ın dini ve mezhebi kimseyi ilgilendirmez…

Kurtulması için harcanan onca çaba ve gayret sırf insan olduğu içindir.

İşte sen bunu anlayamazsın Hüsrevoğlu…

Cumhurbaşkanı Boğday'ı Değil, Hüsrevoğlu'nu Kurtarsın…!

Mustafa Zeki OĞUR / Hatay Ekspres Gazetesi

Haftalardır Sabri Boğday’ın kurtulması için çaba harcanırken, öte yandan zihniyeti körelmiş bazı kendini bilmez gazeteciler de ayrımcılığı, bölücülüğü körüklemek istemektedirler.

Hatta daha ileri giderek Hatay halkını küçük düşürücü ve aşağılayıcı tavırlarını ve Hatay halkı hakkında yalan yanlış düşüncelerini gazetelerindeki sütunlarına dökmektedirler.

Kayseri Gündem Gazetesi yazarı Mehmet Hüsrevoğlu’nun “Cumhurbaşkanı Kimi Kurtaracak” başlıklı yazısını ele almak istiyorum.

Bir insan içinde ancak bu kadar kin ve nefret besleyebilir…

Hüsrevoğlu, hızını alamamış olacak ki, yazısında birçok kez çelişkiye düşmüş ama farkına varamamış…

Yazısının bir bölümünde “Hatay Samandağı nüfusuna kayıtlı bir vatandaşımız, iş kurduğu Suudi Arabistan’da nedeni henüz tam netleşmeyen bir suçtan dolayı idama mahkum olmuş” diye yazıyor.

Ardından da, “Berber dükkanı işleten vatandaşımız komşuları ile iyi münasebet geliştirememiş olacak ki, zaman içinde komşu ile kavga etmeye başlamış. Bu kavgalar esnasında, bizim vatandaşımız olacak şahıs, Allah-Peygamber-Din-İman gibi ne kadar kutsal değer varsa, hepsine küfrederek mısırlı komşusunu darp etmiş.” Diyor.

Aradaki çelişkiyi bilmem fark edebildiniz mi?

Önce netleşmeyen bir suçtan dolayı olduğunu yazıyor, sonra da olayı tasdikler gibi küfür ederek komşusunu darp etmiş diyor.

Bu nasıl bir gazeteciliktir, bu nasıl bir zihniyettir anlam verebilmiş değilim.

Hüsrevoğlu’nun yazısını okudukça ortaya daha mide bulandıran açıklamalar çıkıyor.

Bakın Hatay halkını nasıl değerlendirip tanımlıyor; “Hataylı vatandaşlarımızın çoğu Arap kökenli, ana dillerinin Arapça olması nedeniyle orta doğu ülkelerine çok rahat girip çıkabilmektedirler. Ancak bu vatandaşlarımızın, nüfus cüzdanlarındaki Din haneleri İslam yazsa da asli kökenleri, Hıristiyan – Dürzi – Nusayri – Maruni – gibi değişik din ve mezheplere aittir. İslam’la oluşan bağ sadece nüfus cüzdanı ile ilintilidir. Bu avantajlı kimlik hanesini kullanıp, Suud’a bir vatandaşı imiş gibi rahatlıkla girip çıkan hatta çoğu kanun dışı faaliyetlerin odağı olan çift dinli vatandaşlarımız yıllardır iki ülke arasında sorun oluşturduğu her nedense göz ardı edilmektedir

Hüsrevoğlu bu yazısıyla adeta ayrımcılığa davetiye çıkararak Hatay’ı ve Hatay halkını küçük düşürme operasyonuna başlamış gibi görünüyor.

İlimizde her dinden, her inançtan ve her mezhepten olan insanlarımız yaşamaktadır…

Ve Hatay halkı da bundan gurur duymaktadır…

Yıllardır barış, dostluk ve kardeşlik içerisinde yaşayan Hatay halkı Hıristiyan’ıyla, 

Müslüman’ıyla, Yahudi’siyle ve her türlü mezhebe mensup insanlarıyla her zaman birlik ve beraberlik içerisinde olmuşlardır.

Hatay halkı asla çift dinli değildir. Müslüman’ı Müslüman, Hıristiyan’ı Hıristiyan, Yahudi’si Yahudi, Musevi’si Musevi’dir.

Ama sonuçta herkes kardeştir, dosttur, barışçıldır ve Hüsrevoğlu gibi zihniyetleri körelmemiştir.

Hiç kimse kimsenin dini ve mezhebi üzerinden kanun dışı faaliyet gösteremez. Ortada bir kanun dışı faaliyet varsa da, bu ülkenin polisi, askeri ve her türlü güvenliği var. 

Güvenlik güçleri tüm bu yasa dışı faaliyetleri fark edememişte, bir sen mi farkına vardın Hüsrevoğlu?

Sende ne hünerler varmış desene…!

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Sabri Boğday’ı kurtarmak için girişimlerde bulunmasını bile içine sindiremeyen ve Boğday’ı kendince suçlu bulan bir zihniyete sahip olmanız da ayrı bir hüner tabi…

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, Sabri Boğday’dan önce senin gibi körelmiş zihniyetleri bu düşüncelerinden kurtarması gerektiğine inanıyorum.

Çünkü bu zihniyetler ve düşünceler var oldukça daha birçok suçsuz insanımız katledilebilir. 

Ayırımlar ve bölücülükler de had safhaya ulaşabilir.

Ama her ne olursa olsun Hatay halkı yine her zaman ki gibi Müslüman’ıyla, Hıristiyan’ıyla, Musevi’siyle, Yahudi’siyle, Sunni’siyle, Alevi’siyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle kucaklaşarak tüm dünyaya örnek olmaya devam edecektir.

Hüsrevoğlu Hatay halkının bu bağlılığını çekemese de, Sabri Boğday’ı kurtarmak için sonuna kadar mücadele ederek hepimiz elimizden geleni yapacağız.

Boğday’ın dini ve mezhebi kimseyi ilgilendirmez…

Kurtulması için harcanan onca çaba ve gayret sırf insan olduğu içindir.

İşte sen bunu anlayamazsın Hüsrevoğlu…

Mustafa Zeki OĞUR
Hatay Ekspres Gazetesi  - 22 Mayıs 2008

NOT : Bu yazı Hatay'da günlük olarak yayınlanan Hatay Ekspres Gazetesi'nin yarın ki ( 22 Mayıs 2008 ) sayısında yayınlanacaktır. Yazıyı bizimle paylaşan Sevgili Mustafa Zeki OĞUR'a sonsuz teşekkürler. (ALEVİ HABER AJANSI)

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.