Darbeler...

Darbeler...

Darbeler...  /   İsmail Cem Özkan Darbeler mevsimi uzun zamandır ülkemizin gündeminde. Darbe yapmak için teşkilat kuranlar,...

A+A-

Darbeler...
Darbeler...  /   İsmail Cem Özkan

Darbeler mevsimi uzun zamandır ülkemizin gündeminde. Darbe yapmak için teşkilat kuranlar, onları izlemek için ayrı örgütlenenler. Darbe yapılıp yapılmadığını bilmeyen Genelkurmay başkanları bu ülkenin gerçekleri içindedir. Tarihimizin darbeli günlerinden birini unuttuk uzun zamandır, yeniden anımsayalım. Hani şapkasını alıp giden bir başbakan vardı bir zamanlar, sonra geldiğinde iktidara, dün dündür dedi. Çünkü dün sorgulanmış olsaydı, Denizlerin idamı için ne kadar hevesli el kaldırdığı ortaya çıkacak ve sorgulanacaktı!

12 Mart, sol üzerine balyoz gibi inerken, idam iplerini de hazırlamıştı. Bugün o idam edilen yer boş. Oranın 12 Eylül Müzesi olması için girişimler yapılıyor. Bugün iktidarda olanlar geçmiş darbenin hesabını soramaz konumda, geçmişi hiç anımsamıyor, onların anımsamaları canlarının acıdığı noktadır. bizim canımız her darbede acıdı, o yüzden bizler hiç bir darbeyi unutamayız…

12 Mart, Denizlerin idama giden yolun başlangıcıdır, Kızıldere direnişinin olduğu noktadır. Ziverbey Köşkünün duvarları o günlerde işkencenin izlerini taşır.

Kontrgerillanın ülkeyi nasıl yönlendirdiğinin ve değişik operasyonlarda yer alması açısından da önemli tarihtir. 12 Mart kanlı 1 Mayıs'ın kitle önündeki ilk tecrübesidir. Onu izleyen günler ve yıllar içinde, Maraş, Çorum, Sivas katliamları, Fatsa nokta operasyonun ilk ayak sesleridir. 12 Mart, 68 ruhunun özgürlük ateşini söndürmek ve korkunun toplum üzerine yayılması için yapılmış büyük adımlardan bir tanesidir.

12 Mart unutulacak mı? Sorgulanacak mı? 

Darbeler bize ne kazandırdı, neler alıp götürdüğünü görmek istiyorsanız, mezarlıkları bir gezin, hesaplayın derim. Çünkü nice aydınlık insan orada suçsuz olarak öldürüldüklerini, işkence ile sakat bırakıldıklarına şahitlik yapar.

Bir daha asla demek için, geçmiş ile yüzleşmek için darbeleri de içine alacak bir 12 Eylül Müzesi kurulmalıdır. O müze öksüz bırakılan çocukların da tarihidir.

Kaynak: Alevihaber.com - 8 Mart 2010

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.