"Demokratik Açılım söyleminde olan iktidar, karara itiraz etmemelidir"

"Demokratik Açılım söyleminde olan iktidar, karara itiraz etmemelidir"

"Demokratik Açılım söyleminde olan iktidar, karara itiraz etmemelidir"Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri ve Sinan IŞIK'ın...

A+A-

"Demokratik Açılım söyleminde olan iktidar, karara itiraz etmemelidir""Demokratik Açılım söyleminde olan iktidar, karara itiraz etmemelidir"

Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri ve Sinan IŞIK'ın AİHM'deki kimlik mücadelesinin avukatı Kazım GENÇ'ten AKP Hükümetine çağrı : "KARARA İTİRAZ ETMEYİN, SÜRECİ UZATMAYIN"

* AİHM de açtığımız dava Nüfus Cüzdanındaki Din Hanesinin kaldırılması davasıdır.

* Demokratik Açılım söyleminde olan iktidar, karara itiraz etmemelidir.

İzmir’den Sinan IŞIK canımızın “Nüfus Cüzdanında” din hanesindeki “İslam” kelimesinin kendi inancını ifade etmediğini bu nedenle kaldırılarak, yerine kendi inancı olan “Alevi” kelimesinin yazılması istemi ile İzmir 11. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açmış olduğu dava, Mahkeme tarafından Diyanet İşleri Başkanlığından görüş alınarak ret edilmiştir.

Tarafımızdan vekil sıfatı ile yapılmış olan temyiz üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, temyiz talebimizi ret ederek, mahkeme kararını onamıştır.

İç hukukta sorunun çözülmemesi üzerine, konu AİHM ne taşınmıştır.

AİHM 02.02.2010 tarihinde açıklamış olduğu kararında:

Nüfus Cüzdanlarında din kutusunun bulunması AİHS’nin 9. maddesindeki hiç kimse dini inançlarını açıklamaya zorlanamaz hükmü ile çeliştiğinden, sözleşmeye aykırılığının tespitine” karar vermiştir.

AİHM kararının kamuoyuna açıklamasından sonra basında geniş olarak, “İslam” kelimesinin kaldırılarak yerine “Alevi” kelimesinin yazılması yönünde yer almıştır. Bu değildir.

Sinan Işık Vekili olarak AİHM de açmış olduğumuz davada, Nüfus Cüzdanında Din hanesindeki “İslam” kelimesinin kaldırılarak, yerine “Alevi” kelimesinin yazılması yönünde bir talebimiz olmamıştır.

AİHM nin kararı doğru ve yerinde bir karar olduğu gibi, Anayasa’mızın 24. maddesinin 1.2.ve 3. fıkraları ile de örtüşmektedir.

Nüfus Cüzdanlarında din hanesinin bulunmasının inançsal ve hukuksal olarak kimseye sağlayacağı bir fayda olmadığı gibi, bulunmasının da sağlayacağı bir fayda da yoktur.

Soruna temel hak ve özgürlükler anlamında bakıldığında, karar uygulandığında hiçbir yurttaşımız iradesi dışında inancını açıklamak durumunda kalmamış olarak, inanç özgürlüğü sağlanmış olacaktır.

Uzun zamandır, demokratik açılım iddiasında olan hükümetin, AİHM nin söz konusu kararına itiraz etmeyerek, süreci uzatmaması gerektiği açıktır. Kamuoyuna saygı ile sunulur.

Av. Kazım GENÇ
Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri
Ve Sinan IŞIK Vekili

KAYNAK : Alevihaber.com - 4 Şubat 2010

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.