Ehlibeyt ve Aleviliği Şii motiflerle savunmak

Ehlibeyt ve Aleviliği Şii motiflerle savunmak

Gerçekleri savunurken olmadık tepkilerle karşılaşıyoruz. Hiç kimseyi kırmak, üzmek istemiyoruz, elimizden geldiğince de hatta, buna mecbur kalsak bile, sabretmeye, Alevi felsefesinden aldığımız ilkelere bağlı kalmaya, hoş görülü olmaya çalışıyoruz.

A+A-

Ancak bu eğitim sisteminin liselerinde, hatta üniversitelerinde diploma alıpta, eğitim sisteminin mantık ve sorgudan mahrum bırakarak aptallaştırdıklarına, onların sertifikalı, diplomalı bir cahil, bir aptal haline getirdiklerine de bazen söyleyecek bir şey bulamıyoruz ve üzülüyoruz.

İslamiyet’in ne olduğunu bile bilmeyenlerin, o kutsal kitap diye hiç bilmedikleri halde cahilce, aptalca savunanların düştüğü hezimeti ve zavallılığı gördükçe, üzülüyoruz. İnsan hiç mi etrafına bakmaz, hiç mi sorgulamaz, merak etmez, hiç mi kafa yormaz? İnsan bütün vakitlerini, teknoloji budalalığı, pembe dizi, yandaş kanallar, mağaza vitrinleri, kozmetik sektörü ile mi geçirir? Tam da yönetenlerin istediği gibi sadece kul köle olacak, düşünme yetisini, sorgulama yeteneğini yitirmiş, beyni sadece bir kütle olmaktan öte hiçbir işe yaramayan, tıpkı robot gibi yönetenler tarafından programlanmış, kapasitesi düşük bilgisayarlar misali…Böyle bir toplum modeli yaratmak istiyorlar kapitalistler.

Peki hiç sorguladınız mı, neden en büyük yatırımlarını dine ve dinsel uygulamalara yapıyorlar? Hiç sorguladınız mı, neden çocuklara zorla din dersi okutup, beynine zorla dini sokuyorlar? Bu da yetmiyormuş gibi her okulu imam hatipe çevirmek istiyorlar? Bu da yetmiyormuş gibi normal liselerde bile dinle ilgili bir kaç tane dersi zorunlu kılıyorlar? Neden bu ülkeyi dinle yönetmeye çalışıyorlar? Neden dindar ve kindar bir nesil yaratmaya çalışıyorlar? Hiç sorguladınız mı???

Buram buram cehalet kokanlar; hiç merak ettiniz mi, şeriatla, o sizin aptalca ve cahilce savunduğunuz Kur’an hükümleriyle yönetilen ülkelerde kadınlar sizin gibi saçlarını boyatıp sokakta neden rahatça dolaşamıyorlar? Hatta yanında eşi ve ya nikah düşmeyen bir akrabası olmadan dışarıya fırından ekmek almaya gidemiyorlar? Neden seçme ve seçilme hakları yok? Neden Kur’an hükümlerine göre yönetilen ülkelerde, kadınlar sadece bir sex kölesi, çocuk doğurma makinesi ve her daim kumalarıyla iyi geçinmesi emredilen bir “canlı türü” olarak görülüyor? Bir kez olsun bunu sorguladınız mı???

Alevilik kadimden bu yana binlerce yıldır var ve tüm dinlerden daha eski. Sizin islamiyet dediğiniz sadece 1400 yıldır var ve Aleviliğin yanında dünkü çocuk sayılır. Alevilik, tüm özünü, ritüellerini, mantalitesini ilkel-komünal toplumların yaşam biçiminden, insani ilke ve uygulamalarından alır ve varoluşu da, insan-tabiat-evren üçlemesiyle açıklar.

Alevilik, hiçbir dinin veya ırkın tekelinde değildir, insanlığın ortak, evrensel değeridir. İnsanlığın aydınlık yüzüdür. Bu yönüyle de bu inancı sürdürenler asırlarca semavi dinlerin, ama özellikle de islamiyetin saldırılarına, soykırım, katliam, baskı, sürgünler ve inanç asimilasyonuna maruz kalmışlardır.

Ehlibeyt’in Aleviliğin içine girmesi, işte bu soykırımların, baskı ve katliamların, yalnızlaşmanın ve çaresizliğin bir sonucu olarak 15.yy dan sonra olmuştur. Bunda Şah İsmail’in dedesi Şeyh Cüneyt, sonrasında babası Şeyh Haydar ve ondan devralan oğlu Şah İsmail ile birlikte Safevi propagandalarının da etkisi büyük olmuştur.

Kerbala olayı, Arap-İslam toplumunun hilafet kavgası ve iktidar savaşıdır. Bu savaşın her iki tarafı da islam’ın tüm şart ve emirlerini uygulayan, şeriat kurallarına göre yaşayan ve bunu da savunan kişilerdir. Dahası, hepsi de aynı sülaleden, akrabalık bağı olan kişilerdir. Ne Muhammed, ne din adına yüzlerce insanın canını almış, tıpkı selefi bir militan gibi cihadlar eden Ali, ne de onun soyundan gelenler, hiçbir zaman ne Alevilik’ten, ne de Alevi yaşam tarzından haberleri olmamıştır. Kaldı ki, Arap toplumunun yaşadığı coğrafya tümüyle yabancıdır bu kültüre.

Muhataplarına bir kez daha sormak istiyorum; Eğer ki Alevilik, İslamiyet kaynaklı ise, İslamiyet’in doğduğu topraklarda cem, semah, dem alma, deyiş, nefes, saz çalma gibi en temel Alevi ritüelleri var mıdır? Mekke ve Medine’de cem evleri mi var, arkadaşlar? Bu ehlibeyt dediklerinizin hangisi on iki hizmetli cem yapmış, semah dönmüş, dem almış ve saz çalmıştır? Bilgisi, belgesi ve kanıtı olan var mı?

Eğer ki, bu ehlibeyt Alevi ise, 9 yaşında yatağa attığı Ayşe dahil, yığınla karısı ve sex kölesi cariyeleri ile Muhammed, 9 karısı ve cariyeleriyle Ali, 32 karısı ve cariyeleriyle Hasan, 5 karısıyla Hüseyin, cem evinin kapısından nasıl içeri girmiş, veya Alevi olsalardı girme şansları var mı?

Biraz sorgulayın! Buraya vahşet, cinsiyetçilik içeren tonlarca Kur’an ayeti aktarabilirim, ama insanların kendilerinin araştırıp sorgulamasını istiyorum ilk önce. Sorgulayan can, sorgula(t)mayan canidir.

Atila Tekmil
5.10.2017

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.