Erzincan'dan Ortak Tepki

Erzincan'dan Ortak Tepki

Erzincan'dan Ortak TepkiAtatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Erzincan Şube Başkanı Hüseyin Baydaş, Erzincan üzerinde oynanan...

A+A-

Erzincan'dan Ortak TepkiErzincan'dan Ortak Tepki

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Erzincan Şube Başkanı Hüseyin Baydaş, Erzincan üzerinde oynanan oyunlarla Alevi-Sunni birlikteliğinin bozulmak istendiğini belirterek; "Biz Alevi'siyle, Sünni'siyle et tırnak olmuş bir bölgede yaşamaktayız. Bizler Türkiye Cumhuriyeti'nin bütünlüğünü vatanımızın bağımsızlığını ve bayrağımızı sonuna kadar savunacağız, bu böyle bilinmelidir" dedi

ADD Erzincan Şube Başkanı Hüseyin Baydaş, Cumhuriyet Halk Partisi(CHP), Demokratik Sol Parti (DSP), İşçi Partisi (İP), Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı Şubesi, Cem Vakfı temsilcilerinin yanı sıra Mollaköy, Çağlayan, Altınbaşak, Ulalar ve Geçit Belediye başkanlarının da destek verdiği bir basın toplantısı düzenlendi. Dernek binasında gerçekleşen basın açıklamasında Baydaş Erzincan üzerinde Alevi-Sünni birlikteliğini bozacak oyunlara karşı birlik ve bütünlüğü savunacaklarını belirtti.

"Ülkenin İnsanlarını Bölmek, Parçalamak İçin Yapılan Çirkin Bir Saldırı"

Ergenekon soruşturması kapsamında yayınlanan iddianamede 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk'in Alevi köylerine farklı muamele uyguladığı yönündeki söylemleri de değerlendiren Hüseyin Baydaş, "Ne yazık ki ilimizde son dönemlerde yaşanan çok hoş olmayan hadiseler vuku gelmiştir. Özel yetkili cumhuriyet savcılarının hazırlamış olduğu iddianameyi okuduğumuzda Türkiye Cumhuriyeti üzerinde oynanmak istenen oyunun açık bir şekilde ortaya konulduğunu görüyoruz.

Değerli ordu komutanımıza isnat edilen suçta alevi köylerine yardım ettiği iddia ediliyor. Buna da terör suçu olarak işlenmiş bir suçmuş gibi gösteriyor. Bunu ülkenin insanlarını bölmek, parçalamak için yapılan çirkin bir saldırı olarak algılıyoruz. Vatan savunmasında sen Alevi'sin Sünni'sin bu vatanı savunmayın mı diyorlar. Acaba bu savcı bu iddianameyi hazırlarken hangi düşünceyle hazırlamıştır, hangi okullarda okumuş, hangi dini eğitimi almıştır. Bu iddianameyi hazırlayanlar kişi haklarını hiçe sayarak şanlı ve şerefli Türk ordusunun koltuk kuvvetlerinden jandarmasını, Milli İstihbarat Teşkilatımızı, cumhuriyetin teminatı olan tarafsız savcımızı ve Erzincan'da yaşayan saygın iş adamlarımızı terör örgütü üyesi olarak göstermektedirler. Suçlu olup olmadığı belli bile olmayan bu insanları suçlu gibi gösterenler bir gün bunun hesabını yürekten güvendiğimiz bağımsız yargı önünde hesabını vereceklerdir. İnsan haklarının ihlal ve katledildiği bir ülkede yargının bağımsızlığından söz etmek pek de doğru olmaz. Ne idiği belirsiz gizli tanık müessesiyle insanları toplamak işyerlerini deşifre etmek, isimlerini zikretmek pek de doğru olmayan olaylardır. Bunu üzülerek sizlerle paylaşıyoruz. Biz Atatürk Düşünce Derneği olarak sağduyulu Erzincanlı olan hemşerilerime sesleniyoruz. Yarın sıra sizde olabilir. Bu gidişata, kıyıma dur demeliyiz. Birliğimizi kardeşliğimizi bozmak isteyenlerin karşısında dik bir şekilde ayakta durmalıyız. Birliğimizi bozmaya hiçbir gücün yetmeyeceğini göstermeliyiz. Bizler Amerikan emperyalizmi ve güdümünde olanları kınayarak vatanımızı bölmek isteyenlerin heveslerini kursağında koyacağız. Yakın tarihimize bakarsak Irak'ta oynananların da aynı tezgahın ürünü olduğunu ordu yargı ve vatan severler zayıflatıldığını Amerikan mandası ve emperyalizminin Irak'a nasıl yerleştirildiğini görmekteyiz. Ama benim ülkemin insanları bu oyuna gelmeyecektirler. Ülkemizin bir çakıl taşını kanımızın son damlasına kadar savunacağız. Aydınlar, demokratlar, yurt sevenler, milliyetçiler, liberaller, bu ülkenin olmazsa olmaz Atatürkçüleri bu günden itibaren hepimiz bir Kuva-i Milliye ruhu içinde birlikte olmaya çağırıyoruz" dedi.

ADD Başkanı Hüseyin Baydaş, basın açıklaması düzenlemekteki gerekçelerinden de bahsederek; "Eğer insanları sokaklara dökersek, zaptetmek kolay olmayacaktır. Basın açıklamasının bir siyasi partide veya cem evinde yapılmış olsaydı insanları kontrol etmek kolay olmayacaktı. Bu ülkede kimsenin burnunun kanamasını istemiyoruz. Hiçbir zaman da Erzincan'da 1974'te yaşadığımız olayların tekrarlanmaması için elimizden gelen çabayı gayreti gösteriyoruz" şeklinde ifade etti.

Alevi vatandaşların tepkisiyle bu basın açıklamasını yapma gereği duyduklarının da altını çizen Baydaş, "3. Ordu Komutanlığı hiçbir zaman sadece Alevi köylerine yardım etmemiştir. Hiç kimse ayırt edilmemiştir. Sünni köylerine de yardım edilmiştir. Bu da doğal bir şeydir. Türkiye Cumhuriyeti'nin ordusuna sonuna kadar destek veriyoruz" ifadelerini kullandı.

Baydaş, 3 Kişinin Gözaltına Alındığı Operasyonu Değerlendirdi

Erzincan'da dün gerçekleşen ve 3 kişinin gözaltına alınması ile sonuçlanan operasyon ile ilgili de basın mensuplarının sorularını yanıtlayan ADD Başkanı Hüseyin Baydaş, polisin arama ve sonrasında kendine yakışır halde hareket ettiğini belirterek, "Emniyette herhangi bir sorgu yapılmamıştır. Bazıları bunu başka yerlere çarpıtmak isterler. Emniyet müdürümüz ile de görüştük ve bu arkadaşların kibar bir şekilde ağırlandığını ifade ettiler" açıklamasında bulundu.

Gözaltına alınan 3 kişinin gizli tanıkların ifadesi ile emniyete götürüldüklerinin de altını çizen Baydaş, "Öğrendiğimiz kadarıyla bu gizli tanıkların, uyuşturucudan, fuhuştan, sahte paradan hüküm giymiş insanlar olduklarını biliyoruz. Yani bu şahısların sözüne ne kadar itibar ediliyor? Onu anlamakta güçlük çekiyoruz" dedi.

Dün gerçekleşen pastane aramasında gözaltına alınan A.E., A.A. ve B.B.'nin gizli tanıklarla görüştüklerinin doğru olduğunu da söyleyen Hüseyin Baydaş, "Gizli tanığın Ankara'ya götürüldüğü belgeli ve kanıtlıdır. Kimse inkar da edemez" dedi.

KAYNAK : Haberfx - 10 Mart 2010

Etiketler : ,

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.