Maraş Katliamı Hayaleti Ortalıkta

Maraş Katliamı Hayaleti Ortalıkta

Maraş Katliamı Hayaleti Ortalıkta “Türkiye’de Farklı Olmak: Din ve Muhafazakarlık Ekseninde Ötekileştirilenler” araştırması,...

A+A-

Maraş Katliamı Hayaleti OrtalıktaMaraş Katliamı Hayaleti Ortalıkta
 
Türkiye’de Farklı Olmak: Din ve Muhafazakarlık Ekseninde Ötekileştirilenler” araştırması, “mahalle” baskısının “mahalle”yle sınırlı kalmadığını iktidar ve cemaatlerin baskısıyla tüm kesimleri etkilediğini ortaya koydu. 12 ilde 401 kişi ile yapılan uzun görüşmeler sonucu elde edilen bulgulara göre, muhafazakârların farklı yaşam biçimlerine karşı ciddi bir baskısı var. Boğaziçi Üniversitesi ve Açık Toplum Enstitüsü’nün desteklediği kapsamlı araştırma, Prof. Binnaz Toprak, İrfan Bozan, Tan Morgül ve Nedim Şener tarafından yapıldı. Araştırmanın muhafazakarlıkla ilgili bölümleri basında geniş yer buldu. Ancak Alevi kesim bu baskılardan en çok etkilenenlerin başında geliyor. Araştırmada yer alan örnekler baskının okullarda, evlerde, iş yerlerinde, hastanelerde, kısacası her yerde var olduğunu gösteriyor.

Araştırma, baskı altında olduğu düşünülen laik düşünceye sahip kişiler, gençler, kadınlar ve Alevilerin yaşadıkları somut olaylara dayanılarak hazırlandı. Araştırmada, yaşanan somut olaylar tek tek anlatılıyor. İşte araştırmacıların Alevilerin yaşadıklarından aktardıkları bazı olaylar.

ALEVİLER İSİM DEĞİŞTİRİYOR

Aleviler arasında kimlik gizleme, araştırma sürecince bizim de sık duyduğumuz konular arasındaydı. Malatya’da Pir Sultan Abdal Derneği üyesi bir kişi, “birçok Alevi sana kimliğini söylemez, sorsan ne Aleviyim ne Sünniyim der, böylesine bir sindirilmişlik var” diyordu.

Alevilerin köylerden kente geldiklerinde “komşularından çekindikleri için çocuklarının adını değiştirip Hasan, Hüseyin, Ali yerine Orkun gibi isimler vermeye başladıklarından” söz ediyordu. Oysa görüştüğümüz bir Alevi, isminin Ebubekir olmasına rağmen hayatı boyunca ayrımcılıktan kurtulamadığından yakınıyordu. Alevi isimler konusunu Erzurum’da görüştüğümüz Alevi bir hanım da gündeme getiriyor, “sırf isimleri ‘Haydar’ olduğu için bugün ticarette sıkıntı çekenler bile var” diyordu. Nitekim, Erzurum’da görüştüğümüz kişilerden tesadüfen ismi ‘Haydar’ olan bir esnaf, “Alevilere has bir isim taşıdığı” ve bu nedenle hayatı boyunca sıkıntı çektiğini belirtip, “Sünni kesim bizden alışveriş yapmaz” diye ekliyordu.

KORKTULAR CİNAYETLERİ KINAYAMADILAR

Görüştüğümüz bir Alevi işadamı, “misyonerlerin öldürülmesine ses çıkarıldı çıkarılmasına da, ‘adamların burada ne işi vardı, burada bu faaliyetler yapılır mı?’ gibi laflar da edildi” diyordu. Malatya CHP İl Başkanlığı’nda bir yetkili, tepkiden korktukları için misyoner cinayetlerini kınayamadıklarını söylüyordu.

YOKSA ALEVİ MİSİN?

Konya’daki bir imam hatip lisesinde görev yapan bir öğretmen, okuldaki meslektaşlarının cuma namazına gitmemeyi neredeyse dinin dışına düşmekle eşdeğer tuttuklarını söylüyordu. Uzun süre kendisini birlikte cumaya gitmek üzere davet etmişler, ancak her seferinde reddetmişti. Bunun üzerine ikna olması için öğrencileri “üstüne saldıklarını” düşünüyordu.

Öğrenciler geliyor, “hadi hocam camiye gideceğiz” diyerek ısrar ediyorlardı. Bir süre sonra öğrencilere sert tepki vermişti. Sonunda meslektaşları bir gün “ya hocam,” demişlerdi, “sen niye böyle çok ısrarcısın, bir sefer olsun bizimle cuma kılmıyorsun, ne var yani bunda, tamam böyle düşünüyor olsan bile insan bir kere taviz verir, bu kadar insan geliyor da sen niye gelmiyorsun, yoksa Alevi misin?” “Evet,” demişti, “Aleviyim.”

ALEVİLERE CUMA NAMAZI BASKISI

Gittiğimiz kentlerin çoğunda cuma günleri büyük market ya da alışveriş merkezlerinin dışında dükkanların da kapalı olduğu, esnaf arasında namaza gitsinler ya da gitmesinler kepenk kapatmanın bir zorunluluğa dönüştüğü de bize anlatılanlar arasındaydı. Hatta, pek çok kentte Aleviler bile cuma namazına gitmek için baskı görüyor, bazıları müşteri kaybetme korkusundan kendiliğinden namaza giderken, bazıları da ustabaşlarının ya da çalışma arkadaşlarının ısrarıyla gitmek zorunda kalıyorlardı

‘ALEVİLERE İŞ VERİLMİYOR’

Araştırmacılar, sonuç ve öneri bölümünde, “Ortaya çıkan bu tablonun çoğulcu demokrasi kriterleri açısından vahim olduğu kanısındayız” görüşünü dile getiriyorlar.

Araştırmada, gidilen kentlerde Alevilerin ve Romanların, belediyelerin kendilerine iş vermediğinden ve yoğun yaşadıkları bölgeye hizmet götürülmemesinden şikayetçi oldukları belirtiliyor.

Alevilerin, çocuklarına okullarda kimliklerini söylememelerini tembihlemeleri, Alevi oldukları anlaşılmasın diye ramazanda oruç tutmaları gibi olgular nedeniyle araştırmacılar, Türkiye’de özellikle kadınlar ve Aleviler için pozitif ayrımcılık ilkelerinin benimsenmesinin üzerinde duruyor.

***

Aleviler Maraş için alanlarda

Maraş olaylarının 30. yıldönümünde Aleviler, bugün Adana’da miting yapacak. Mitingde olaylarda yaşamını yitirenler anılacak...

Alevİ örgütleri, Kasım ayı içerisinde yaptıkları “Büyük Alevi Mitingi”nin ardından, bu kez Maraş olaylarının yıl dönümünde alanlara iniyor.

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin öncülüğünde Alevi kuruluşları, yarın Adana’da büyük bir mitingle Maraş olaylarında hayatını kaybedenleri anacak. Uğur Mumcu Meydanı’nda saat 13.00’da başlayacak miting için Türkiye’nin bir çok yerinden vatandaşlar Adana’ya gelecek. Mitingde, Maraş olaylarında yakınını kaybeden Ozan Emekçi de bir konser verecek. Alevilerin, bazı taleplerine ilişkin 9 Kasım’da Ankara’da gerçekleştirdikleri ve pek çok tartışmaya sahne olan mitingin ardından, Aleviler bu kez de Maraş olayları sırasında hayatını kaybedenleri alanlarda anacak.

Maraş olayları, 30’ncu yılında büyük bir mitingle kınanacak. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ve Alevi Bektaşi Federasyonu öncülüğünde yarın Adana’da “30’ncu Yılında Maraş Katliamı’nı Unutmadık, Unutturmayacağız” başlığıyla yapılacak mitinge, Türkiye’nin pek çok yerinden vatandaşların katılması bekleniyor.

‘SORUMLULAR YARGILANMADI’

Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri Genel Başkanı Fevzi Gümüş, Maraş olayları üzerinden 30 yıl geçtiğine dikkat çekerek, “Bu katliamda sorumluluğu bulunanlar ya hiç yargılanmadan kurtuldular ya da göstermelik dava dosyaları ile yargılanıp beraat ettirildiler. Çünkü, Maraş katliamı tasarlanırken senaryonun en önemli parçası katliamcıların önce izole edilmesi, sonra bu izolasyon yardımı ile suçsuz ilan edilmesiydi” dedi.

BİRGÜN - 21 Aralık 2008

Etiketler : ,

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.