Nevşehir'de Alevilere seslendi

Nevşehir'de Alevilere seslendi

Nevşehir'de Alevilere seslendiBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, Nevşehir'de yurttaşlara seslendi. Erdoğan konuşmasında Hacı Bektaş Veli'den...

A+A-

Nevşehir'de Alevilere seslendiNevşehir'de Alevilere seslendi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Nevşehir'de yurttaşlara seslendi. Erdoğan konuşmasında Hacı Bektaş Veli'den değişlere yer vererek alevi açılımını sürdürdü. Başbakan "Alevinin, Sünninin nasıl kardeş olduğunu görmek isteyen gelsin Nevşehir'e baksın'' diyerek dostluğu bu topraklarda hakim olduğunu söyledi.

Erdoğan, Türk Telekom binası önünde düzenlenen partisinin Nevşehir mitinginde yaptığı konuşmada, ''Nevşehir'in bir tarih, kültür, sevgi, hoşgörü, asil insanların, yiğit, mert insanların şehri'' olduğunu belirterek, İstanbul, Antalya gibi bir çok şehirle birlikte ''Türkiye'nin dünyaya açılan kapısı, gururu, kabına sığmayan, kabından taşan'' tüm Türkiye'ye, tüm dünyaya evrensel mesajlar veren bir şehir olduğunu vurguladı.

Başbakan Erdoğan, Nevşehir'e gelip de Nevşehirli Damat İbrahim Paşa'yı, onun Anadolu'daki, Trakya'daki, İstanbul'daki camilerini, medreselerini, hanlarını, kervansaraylarını anmamanın olamayacağını belirtti. Nevşehir'e gelip de Hacı Bektaş Veli'yi anmamanın da olamayacağına işaret eden Erdoğan, şunları söyledi:

"O Hacı Bektaş Veli ki bu topraklardan tüm dünyaya ses verdi. Bu topraklardan barışa, dostluğa, kardeşliğe çağrı yaptı. Ne diyor Hacı Bektaş Veli, 'Sevgi muhabbeti kaynar yanan ocağımızda, bülbüller şevke gelir gül açar bağımızda, Hırslar, kinler yok olur aşkla meydanımızda, Aslanlarla ceylanlar dosttur kucağımızda' İşte bu topraklar, bu gönül insanları sayesinde yüzyıllar boyunca aslanla ceylanın dostluğuna, kardeşliğine şahit oldu.

Bu toprakların kitabında horlamak, dışlamak, küçük görmek, ayrımcılık yapmak yazmaz. Bu toprakların kitabında düşmanlık, husumet yazmaz. Bu toprakların mayasında, hamurunda zalimi yüceltmek, mazlumu hor görmek yazmaz. Bu topraklarda kardeşlik var, dostluk var, kucaklama var, sahiplenmek var. Zira bu ülke barışın, huzurun, güvenin, kardeşliğin yurdudur. Buna inanmayan mı var, bundan şüphesi olan mı var? Gelsin Nevşehir'e baksın. Müslümanın, Hıristiyanın, Musevinin bir arada, barış içinde, huzur içinde yaşadığını görmek isteyen, gelsin Nevşehir'e baksın. Alevinin, Sünninin nasıl kardeş olduğunu görmek isteyen gelsin Nevşehir'e baksın.''

"Kimse nifak tohumları ekemez"

Erdoğan, bu toprakların, bu coğrafyanın sevgi medeniyetinin, hoşgörü medeniyetinin, birlikte yaşama kültürünün doğduğu, yeşerdiği ve dünyaya örnek teşkil ettiği topraklar olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Bizler acıyı bal eylemesini bilmiş, birbirine kenetlenmiş bir milletiz. Kalplerimizi soğutmaya, senlik benlik davasıyla gönüllerimizi ayrıştırmaya çalışanlara asla izin vermeyiz. Kimse insanlarımız arasına nifak tohumları ekemez. Pir Sultan Abdal yüzyıllarca öncesinden evrensel bir mesajı kalplerimize yazıyor. Bak ne diyor, 'Koy sana kötü desinler, her ayıbına gülsünler, Her gün gıybetin kılsınlar, incinme gönül incinme' Bu anlayışla bu düsturla bu hoşgörüyle biz bugünlere ulaştık. Bakınız Mevlana ne diyor, ''Sevgiden acılıklar tatlılaşır, sevgiden bakırlar altın olur, sevgiden tortulu bulanık sular arı duru haline gelir, sevgiden dertler şifa bulur, sevgiden ölüler dirilir, sevgiden padişahlar kul olur'.

Bu özgür ülkede herkes kendi kimliğini, inancını dilediği gibi tanımlayabilir, dilediği gibi yaşayabilir. Bizler 71.5 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, birlik esasında daha güçlü bir millet olmanın sevdasındayız. Hizmet üretirken, hizmet götürürken asla ve asla ayrımcılık içinde olmadık, olamayız. Hangi etnik kökenden, mezhepten, meşrepten, bölgeden olursa olsun 'önce insan' dedik. Şeyh Edebali'nin diliyle 'İnsanı yücelt ki devlet yücelsin, insanı yaşat ki devlet yaşatsın' dedik. Ayrım gözetmeden tüm insanlara hizmet götürmenin gayreti içinde olduk.''

"Ön yargımız, ön kabulümüz yok"

Erdoğan, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) bir düzenleme yaparak Aleviliğin de öğretime dahil edilmesini sağladığını, şu anda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders kitabında 32 sayfa Alevilikle ilgili bölüm bulunduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Biz diyoruz ki eğer bunu Alevi vatandaşlarımız, entelektüel kesim beğenmiyorsa hazırlığını yapsın MEB'e sunsun. Ön yargımız yok, ön kabulümüz yok. Onu oraya koyarız. Yeter ki gönüller hoşnut olsun. Yine Diyanet İşleri Başkanlığımız Alevi konulu yayınlar yaptı. Anayasamızdaki tanımıyla demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Cumhuriyetimiz bütün inanç gruplarına, mezheplere, dini anlayışlara eşit mesafede durmak, hepsinin din ve vicdan özgürlüğünü garanti altına almak durumundadır. Biz bunu yapıyoruz ve bu çerçevede çalışıyoruz. Bakın TRT, şu anda Alevilikle ilgili yayınlara girdi. Muharrem ayı boyunca bu yayınları yaptı. Bundan sonra da sürekli olarak belli aralıklarla bunu yapmak durumunda ve yapıyor. Hükümet olarak da parti olarak da birlik ve beraberlik anlayışımıza destek olacak her türlü adımı atıyoruz, atacağız.''

CUMHURİYET - AA - 16 Şubat 2009

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.