NHKM'de Sivas Katliamı paneli yapıldı

NHKM'de Sivas Katliamı paneli yapıldı

NHKM'de Sivas Katliamı paneli yapıldı soL (HABER MERKEZİ) Sunuculuğunu sanatçı Orhan Aydın'ın yaptığı etkinliğin ilk gününde,...

A+A-

NHKM'de Sivas Katliamı paneli yapıldıNHKM'de Sivas Katliamı paneli yapıldı
 
soL (HABER MERKEZİ) Sunuculuğunu sanatçı Orhan Aydın'ın yaptığı etkinliğin ilk gününde, Nâzım Hikmet Kültür Merkezi bahçesinde buluşan sanatçılar, aydınlar ve sanat dostları, önce, Orhan Aydın'ın çağrısıyla, Sivas Katliamı'nda can verenleri alkışlarıyla andılar.

Daha sonra Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS), Yurtsever Cephe, Nâzım Hikmet Kültür Merkezi (NHKM), Divriği Kültür Derneği ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD)'nin katılımıyla gerçekleştirilen panelde, katılımcılar birer konuşma yaparak Sivas Katliamı’ndan bugüne, süreci değerlendirdiler. Açılışta konuşan Orhan Aydın, son günlerde yaşanan ve ayyuka çıkan darbe sevdalılarıyla Sivas’ı yakanların aynı zihniyet olduğunu, oysa onlardan, diri diri yakılan insanlarımızla birlikte bu vahşetin ve gericiliğin hesabının sorulması gerektiğini söyledi.

“Öncü aydınlar, gericiliğin hedef tahtasında”

Divriği Kültür Derneği adına konuşan Genel Sekreter Cafer Çelik, Sivas’ta katledilen aydın ve sanatçıların, yaşadığı toprakların kültürü ve sanatını yaşatmak için araştıran, geliştiren ve üreten olduklarını, bilgi birikimleriyle, aydın ve devrimci kişilikleriyle öncülük ettiklerini ve sırf bu nedenle de gerici düşüncenin hedefi haline geldiklerini söyledi. Yaşanan vahşetin özellikle Alevi toplumuna bir gözdağı niteliğinde olduğuna değinen Çelik, olayın öncesindeki gelişmelerin göz ardı edilmesinin, olaya engel olunmamasının ve sonrasında da sorumlularının yakalanması konusunda adım atılmamasının, bu olayın nasıl bir planın parçası olduğunu açıkça ortaya koyduğunu belirtti.

“Madımak Oteli utanç müzesi olmalıdır”

PSAKD eski Kültür ve Sanat Sekreteri Erdal Yıldırım, konuşmasında, Sivas Katliamı'nın bir inkar ve yok saymanın ürünü olduğunu, katliamların Danıştay saldırısı, Hrant Dink cinayeti, Uğur Kaymaz cinayeti gibi çeşitli olaylarla devam ettiğini söyledi. Yıldırım, bugün Sivas Madımak Oteli'nin alt katında bir kebapçı dükkanı bulunduğunu, bu binanın satılmasına bilinçli bir şekilde izin verilmediğini anlattı. Yıldırım, binanın ibret müzesi haline getirilmesini talep etti. Erdal Yıldırım, katliamın dünyayı paylaşmak isteyen ABD ve AB’nin bir eseri olduğunu, halkların kardeşliği yerine milliyetçi politikaların devam ettiğini kaydetti.

PSAKD eski Kültür Sanat Sekreteri Erdal YILDIRIM Panelde Yaptığı Konuşmada şunları söyledi :

Öncelikle, insanlık tarihinin en acımasız ve vahşi katliamlarından biri olan 2 Temmuz Madımak Katliamının 15.yılında bu etkinliğe emeği geçen herkese teşekkür ediyor ve siz katılanları saygıyla selamlıyorum

Bilindiği üzere bundan tam 15 yıl önce Madımak Katliamında inancın, bilincin ve direncin simgesi Pir Sultan Abdal’ı anmaya giden yazar, ozan, şair, aydın, gençler ve semahçılarımız hükümetin gözetiminde -  güvenlik güçlerinin yardım ve destekleriyle  7,5 saat süren bir saldırıdan sonra katledildiler.

Sivas Madımak katliamı; inkarın, yok saymanın, tek dil, tek din ve tek millet ideolojisinin ve Büyük Ortadoğu Projesinin bir sonucudur.  ABD ve AB emperyalistlerinin, Batı Afrika’dan Ortadoğuya ve Orta Asya’ya kadar olan coğrafyayı, kısacası dünyayı yeniden paylaşma senaryolarının bir parçasıdır Sivas Madımak Katliamı. İnsanlık için Madımak Katliamı, Mezopotamya’da ve Anadolu topraklarında yüzyıllarca yaşanan katliamların en vahşi ve en utanç verici olanıdır

Madımak Katliamı, özelde yüzyıllarca yıldan beri asimile edilmek istenen, inkar edilen, yok sayılan ve imha etmek - yok etmek için katliamlara maruz kalmış Alevilerin, genelde ise ülkemizdeki tüm demokrasi güçlerinin diri diri yakılarak katledildiği bir katliamdır. 

Sevgili Dostlar, dün bizleri Maraş’ta, Çorum’da, Sivas’ta, Gazi’de, 1 Mayıs 77’de, Kanlı Pazar’da katledenler, bugün katliamlarına kaldıkları yerden devam ediyorlar. Madımak’ta 14 yaşındaki Koray Kaya’yı katledenler, 2004’te Kızıltepe’de ayağı terlikli 12 yaşındaki bir başka çocuk Uğur Kaymaz’ı katlettiler. Bayrak provakasyonu, Şemdinli provakasyonu, ülkenin değişik bölgelerinde onlarca linç girişiminde bulunanlar daha sonra tüm polis ve jandarma birimlerinin bilgisi içersinde Hrant Dink’i katlettiler. 

Tarih boyunca çeşitli katliamlarla bugüne gelinen ülkemiz topraklarında, son olarak da sınır ötesi operasyonlarla Halkların Kardeşliğine ihanet edildi ve katliamlara devam edilmektedir. Halkların Kardeşliğine dayalı  demokratik ve hukuki çözümler yerine; milliyetçi, ırkçı, şövenist politikalar adım adım hayata geçirilmeye çalışılmaya devam edilmektedir.

Değerli Dostlar, TMY ile demokratik tüm hakların gaspedildiği, toplumun örgütlü ve dinamik kesimlerine karşı sindirme ve yok etme politikalarının hayata geçirildiği; çağdaş, bilimsel ve demokratik eğitimden uzaklaşılmıştır.

Devşirme Aleviler üreten bu hükümet, Alevilerin asimilasyonunu sonuçlandırmak için yol düşkünü milletvekilleri bile yarattı. Hatta isminin başında profesör, dede vs ünvanlar bulunan bazı ihanetçiler de boy göstermeye devam ediyor. Bu kişi ve kişiler F.Gülenle ve sistemle kolkola asimilasyon için harıl harıl çalışıyorlar. Sözde Alevi açılımının, Muharrem ayında toplu şatafatlı iftar sofrası ve Alevilerin asimilasyonu olduğu kısa sürede anlaşıldı ve bu projeler iflas etti. Açılımdan bahsedenler Zorunlu din dersleri ve uygulamalı din eğitimi ile eğitim sistemi tamamen dinselleştirmeye devam etmektedirler. AİHM’nin zorunlu din derslerinin insanlık suçu olduğuna ilişkin kararının bile uygulanmadığı ibretle gözlemlenmektedir.  Zorunlu din dersleri kaldırılmalı, DİB lağvedilmeli, Cemevleri yasal statüye kavuşturulmalıdır.

35 canımızın diri diri yakılarak katledildiği Madımak otelinin altında kebap salonu işletilmeye devam edilmekte, Madımak Otelinin kamulaştırılarak, bir daha böyle katliamların yaşanmaması için Utanç Müzesi yapılması çeşitli sudan ve komik bahanelerle engellenmektedir. Madımak derhal Utanç Müzesi yapılmalıdır. 

Ve bir kez daha buradan haykırıyoruz ki: Hallac-ı Mansur’u, Bedreddin’i, Pir Sultan Abdal’ı, Mustafa Suphileri, Alişer’i, Seyyid Rıza’yı, Deniz’i, Mazlum’u, Mahir’i, İbrahim’i,  Maraş’ı, Çorum’u, Sivas’ı, Gazi’yi, Ölüm Oruçlarını unutmadığımız gibi  Madımak Katliamını da  Unutmayacağız, Unutturmayacağız  !

“Yeni bir insan olmak gerekiyor”

Panelin ardından, Nurullah Can, Nur Saka, Recep Yener, Mehmet Ulay, Orhan Kurtuldu ve Metin Coşkun’un Behçet Aysan, Metin Altıok, Aziz Nesin’den şiirler okudukları dinleti yer aldı. Şair Kemal Özer de son kitabı “Temmuz İçin Yaralı Semah”ın yazılış süreci, katliamın sebepleri hakkında bir konuşma yaptı. Özer, şair Muzaffer Erdost’un 12 Eylül’de kolluk güçleri tarafından öldürülen kardeşinin ismini alarak Muzaffer İlhan Erdost olmasını ve Sivas’ta katledilen Hasret Gültekin’in annesinin, Hasret’in ölümünden sonra siyah giyinmeye başlamasını örnekleyerek, Sivas Katliamı’ndan sonra yeni bir insan olmanın gerekliliğini vurguladı. Kelebeklere benzettiği Semahçılar’ı anan Özer, son kitabından şiirler okuyarak konuşmasını bitirdi.

NHKM’nin Sivas Katliamı’nın 15. yılında düzenlediği etkinliklerin ilk günü, Ufuk Karakoç'un dinletisiyle sona erdi.

“Sönmeyen Ateş Sivas”ta bugün

Etkinliklerin ikinci gününde, NHKM bahçesinde saat 21.00'de "Sivas 93" adlı belgesel film gösterimi yapılacak.

SOL HABER - 3 Temmuz 2008

Etiketler : , ,

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.