Savcıdan, Alevileri kızdıracak mütalaa

Savcıdan, Alevileri kızdıracak mütalaa

Savcıdan, Alevileri kızdıracak mütalaaAnkara Cumhuriyet Savcısı Ali Özdemir, Cemevi Yaptırma Derneği’nin tüzüğüyle ilgili...

A+A-

Savcıdan, Alevileri kızdıracak mütalaaSavcıdan, Alevileri kızdıracak mütalaa

Ankara Cumhuriyet Savcısı Ali Özdemir, Cemevi Yaptırma Derneği’nin tüzüğüyle ilgili davadaki mütalaasında, “Alevilik bir din değildir. Cemevi de bir ibadethane değildir” ifadelerine yer verdi

Ankara Cumhuriyet Savcısı Ali Özdemir, Çankaya Cemevi Yaptırma Derneği’nin tüzüğündeki “cemevi yapmak” ibaresini kaldırmadığı için kapatılması yönünde görüş bildirdi.

Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki duruşmada Özdemir, esas hakkındaki görüşünü açıkladı.  Bir Türkmen sufisi olan Hacı Bektaşi Veli’nin hacca gittiğini kaydeden Özdemir, bektaşiliğin saf bir İslami tarikat şubesi ve kolu olduğunu söyledi. Hareketin, bazı siyasi sebeplerle  bektaşilikle anılan oluşumun kaynağında yer aldığını belirten Özdemir, hareketin, türbe, kırklar meydanı, mescit, aslanlı çeşme, kiler evleri gibi İslam dini ve bağlı tarikat ve tasfuf ritüelleri ile uyumlu gözüktüğünü kaydetti.

Bazı tarikatların aleviliği ortak ad olarak kullandıklarını ve silsilelerini Hazreti Ali’ye dayandırdığını belirten Özdemir, Kadiriye ve Rifaiye’nin bunlardan olduğunu söyledi. 20. yüzyılda hareketin Alevi Bektaşilik olarak kullanıldığını ve sonrasında da Alevilik olarak kabul gördüğünü belirten Özdemir, Cumhuriyet döneminde geleneği müstakil din olarak görenler ile İslam dininin yorumu olarak görenlerin ayrıldığını kaydetti.

‘Alevilik din değildir’

Alevi  dönem içinde Emevi Abbasi, Batınilik, Şiilik dönemleri geçirdiğini söyleyen Özdemir, zikir ve ibadet anlayışlarındaki karmaşıklığın buna göre tezahür ettiğini belirtti. İbadetin genellikle Erkan ve Cem adı verilen toplantılarda icra edildiğini, buna dergah denildiğini kaydeden Özdemir,  “Özet olarak alevilik bir din değildir. Cem evi de bir ibadethane değildir” dedi.

Dini ritüeller ortada

Cem’in toplantının adı olduğunu kaydeden Özdemir, şunları söyledi:

“Hacı Bektaş’daki dini ritüeller, dini kaynaklar bütün açıklığı ile ortada iken Cem ibadethane hiç değildir. Kaynaklar, makalat, velayetnameler, buhranlar ve hak deyişleri buna şahittir.

Zaten 1995 yılında kurulan Cem Vakfı’nın açılımı da Cumhuriyet Eğitim Merkezi’dir. Hatta onun da Alevilikle ne kadar ilgilidir o da düşünülmelidir. Bu konu kültür hizmetidir. Öyle değerlendirilmelidir. Bu tür yaklaşıma iyi niyetle bakmak saflık olur.”

Milliyet - 25.03.2011

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.