Abdal Musa Vakfı Başkanı Ali Tören İlk Kez Konuştu

AKP’nin Alevi sınavı Tartışmalı Muharrem İftarını düzenleyen vakfın başkanı Ali Tören: “Aleviliği İslam dışı görenleri...

AKP’nin Alevi sınavı

Tartışmalı Muharrem İftarını düzenleyen vakfın başkanı Ali Tören: “Aleviliği İslam dışı görenleri davet etmedik!”

[AHA Özel Haber] Bir süredir kamuoyunda tartışılan AKP’nin Alevi açılımında gözler, 11 Ocak’ta Ankara’daki Bilkent Otel’de düzenlenecek olan ve Başbakan Erdoğan’ın da katılacağı duyurulan Muharrem İftarı Toplu Yemeğine çevrildi. Tartışma, Alevi toplumunun Hacı Bektaşi Veliden sonra en önemli velisi olarak kabul edilen Abdal Musa’nın, Antalya/ Elmalı’ya bağlı Tekke köyündeki türbesinin bulunduğu alana,  Baba ve Dedeleri  eğitecek  bir Alevi Enstitüsü kurulması girişimiyle başlasa da, Alevi toplumu içinde bir süredir devam eden ayrışmaların da açığa çıkmasına neden oldu. İddialar, AKP’nin sahte Alevi örgütleri kurdurduğundan tutun da Bilkent Otel’deki yemeğin “Hızır Paşa sofrası” olduğuna kadar uzandı. Bazı Alevi örgütleri iftara katılacak olanlar için “Düşkünlük Meydanı” kuracağını açıkladı.  AKP’nin Alevi kökenli milletvekili tarihçi  Reha  Çamuroğlu’nun sözcülüğünü yaptığı ‘Alevi açılımı’na parti yetkililerinden Alevi toplumunu tatmin edici bir destek gelmezken, Alevi toplum önderlerinin büyük çoğunluğu yemeği protesto ediyor ve katılacak olanları yoldan sapmakla suçluyor.

MADIMAK OTEL ÇİÇEKÇİ DÜKKANI OLSUN!

AKP’nin  Alevi  açılımıyla  Tekke  köyünde  kurulacağı  söylenen  Alevi  Enstitüsü’nde  ilahiyatçılara denk düzeyde Dede ve Baba yetiştirileceği, Dede ve Babaların; en az bir yabancı dil bilen, antropoloji,  sosyoloji gibi dallarda eğitim gören, dünyayla entegre olmuş insanlar olarak mezun olacağı iddia ediliyor. Tartışmanın odağındaki isimlerden olan Abdal Musa Vakfı başkanı ve Tekke Köyü Muhtarı Ali Tören’e göre “bundan daha doğal güzel bir şey” olamaz. Ancak, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de “ilgileneceği” sözünü verdiği bu açılımda tartışmalar pek biteceğe benzemiyor. Alevi toplumunda saygınlığıyla bilinen halk ozanı  ve  Dede Hüseyin Gazi Metin, “bizi yönetenlerin işi mezhepleri körüklemek değil, işsizlere iş bulmak, fabrika kurmak” diyor ve ekliyor: “Sivas’ta yakılan 37 insanımızın anısına ne bir çelenk koydular ne de müze taleplerimize bir yanıt verdiler.”  Et lokantası olduğu için tepki çeken Madımak Otel’in müze yapılmasıyla ilgili tartışmalara son noktayı dün koyan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ise, yönetmelik gereği teknik olarak Madımak’ın müze yapılamayacağını  ancak  çiçekçi  dükkanı gibi başka iş kollarına devredilmesi konusunun takipçisi olacaklarını açıklamıştı.

Her yıl Haziran ayında yapılan anma törenlerinde 300 bine yakın insanı ağırlayan Tekke köyündeki Abdal Musa türbesi çevresinde başlayan, sonrasında Türkiye ve Avrupa’daki bütün Alevileri içine alarak iyice alevlenen AKP’nin Alevi açılımını, tartışmanın başladığı yer olan Tekke Köyünde konuştuk. Bölgedeki Alevilerin çoğunluğu bu açılımı samimi bulmadıklarını ifade ederken, ağız birliği etmişçesine Pir Sultan Abdal  ve  Hızır  Paşa  arasında  yaşanan  ünlü “Haram Sofrası”  olayını hatırlatıyorlar. 

Ali Tören: ( Abdal Musa Vakfı Başkanı)

ABDAL MUSA’NIN DEVAMIYIZ…

AKP milletvekili Reha Çamuroğlu’nun önderliğinde Cumhurbaşkanı  Gül’e Alevi Enstitüsü projesi sunan ve ardından 11 Ocak’taki Muharrem İftarı Toplu Yemeğine Başbakan Erdoğan’ı davet ederek Alevi toplumunun şimşeklerini üzerine çeken Abdal Musa Vakfı Başkanı ve Tekke Köyü Muhtarı Ali Tören, yemeğin amacının Hazret-i Peygamberin torunları olan Hasan ve Hüseyin’in Kerbela’da katledilişini anma olduğunu söyledi. 

Tekke köyündeki Alevi Enstitüsü ve başbakanın da katılacağı Bilkent Otel’deki Muharrem İftarına ilişkin sorularımızı yanıtlayan Ali Tören, bu projenin AKP milletvekili Reha Çamuroğlu’nun değil, kendi projeleri olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: “1820’lere kadar burada bir vakıf varmış zaten. Anadolu ve ülke dışına din adamları yetiştiren bir tekke, vakfiye. Biz de Abdal Musa  vakfiyesinin  devamı olan vakfımızla onun zamanında yapılan işleri yeniden hayata geçirmek istiyoruz.”  

Tekke köyünde kurulması düşünülen Alevi Enstitüsü konusuna da değinen Ali Tören,

“dedelerimizden babalarımızdan öğrendiklerimizi çocuklarımız bilmiyorlar. Çünkü kulaktan dolma öğreniyorlar, eğitim alamıyorlar. Ehlibeyti, 12 İmam’ı bilmek söylemek yeterli değil. Bizim çocuklarımıza eğitim verecek olan dedenin tatmin edici olabilmesi için en azından yabancı dili olması, sosyolojiyi, antropolojiyi bilmesi lazım. Ekonomiyi  bilmesi lazım. Çünkü Batıdaki Kiliselere, Sinagoglara baktığınızda hepsinde akademisyen kişiler var. Neden bizim de olmasın diye düşünüyor gençlerimiz. Biz de burada bir okulumuz  olsun  da  bu cehaletten sadece Aleviler olarak değil ülke olarak kurtulalım diye düşündük. Burada ders verecek kişiler de akademisyen niteliğinde olsun ki dinlediğimizde bizi tatmin etsin diye. Bundan daha doğal, güzel bir şey olabilir mi?  Projemizi sayın cumhurbaşkanımıza sunduk. Cumhurun başı dedik, götürdük. Bu konu bizim köyün boyutlarını aştı. Sadece bizim köyün değil, ülke genelinde olan bir şey. Anadolu’daki bütün Alevi inanç önderlerinin burada eğitimini tamamlayıp, diplomalarını alıp öyle dağıtımı yapılması gerek” diye konuştu. 

İZZETTİN DOĞAN’LA GÖRÜŞMEDİM…

Cumhurbaşkanı Gül’e sunulan projeye ve Muharrem İftarına temkinli yaklaşan Cem Vakfı Başkanı Prof İzzettin Doğan’la görüşüp görüşmedikleri konusundaki ilgili sorumuzu da şöyle yanıtladı: “ Sayın İzzettin Doğan’a  daha önce teklifimizi götürdük. Doğan,  bizim vakfımızın kurucu üyesi. Ayrıca Cem Vakfı’nın  7-8 üyesi de bizim kurucularımız arasında. Sayın  Doğan daha önce böyle bir girişim başlatmıştı ancak bir netice alamadı. Şimdi de hükümet içerisindeki bir isim olan Reha Çamuroğlu  bir girişim başlattı ve belli bir noktaya getirdi.  Sanıyorum İzzetin Doğan, “neden Cem Vakfı değil de Abdal Musa Vakfı bu işin merkezinde?” diye düşünüyor sanıyorum. Ve bu açıklamaları kişisel düşüncesinden dolayı yaptığını düşünüyorum. Bizim İzzettin Doğan’ın taleplerinden farklı bir talebimiz yok ki. Ben görüşmedim ama sayın milletvekilimiz Reha Çamuroğlu görüştüler. Kendileri evinde sayın Doğanla çok güzel ve  sıcak ilişkiler içerisine girdiler. Çıktıklarında ikisi de kamuoyuna saygı sevgi mesajları verdiler. Tabii kendi aralarında kişisel çelişki mutlaka olmuştur. Ama bu gündeme yansımadı. Ancak sonra sayın İzzettin Doğan bir takım Dedeleri toplayarak yemeğe katılmama kararı aldı. Bu tavrın kişisel düşüncelerinden kaynaklandığına inanıyorum.” 

Serdar Tanal: ( Alevi girişimci) 

AKP’NİN GİRİŞİMİ İYİ NİYETLİ DEĞİL...

Enstitü kurulması düşünülen Tekke’ye komşu diğer Alevi köyü Akçaeniş’te organik tarımla uğraşan Alevi girişimci Serdar Tanal ise, AKP’nin Alevi açılımı tartışmaları süresince bölgedeki Alevi köylerine yönelik bir iyimserlik propagandası yapıldığını söylüyor. Tanal,  “Alevi toplumunun yıllardır dile getirdiği  taleplerin verileceğine dair bir inanç oluşturulmaya çalışıldı. Sanki devlet yılardır yaptığı hataları anlayıp, herkese eşit mesafede duran gerçek bir laik cumhuriyet olacakmış görünümü veriliyor. İnsanlara böyle duyuruluyor.”  Diyor ve ekliyor: “Buradaki insanların bilgi birikimi ne peki? Kaç kişi günlük gazete, kitap dergi okuyor? Olaylara bilimsel şekilde, objektif bakabiliyorlar. Ben bu konuda Aziz Nesin gibi düşünüyorum! Mark Twain’in dediği gibi, ‘cahil bir insanla kitap okumayan bir insan arasında fark yoktur’ Sadece Alevilik meselesinin değil, Türkiye’nin en büyü sorunu bu bana göre…” 

Serdar Tanal’ın dikkat çektiği bir başka nokta ise, bin kişinin katılacağı söylenen Bilkent Otel’deki İftar yemeğinin bütçesi. Abdal Musa Vakfı Başkanı Ali Tören, yemeğin bütçesinin kendilerince karşılandığını söylerken, Serdar Tanal, “Vakıf yöneticileri daha önceki görüşmelerimizde, vakfın düzenlediği Abdal Musa’yı anma etkinliklerinde her yıl  10-12 bin YTL arasında zarar ettiklerini söylüyorlardı. Bu kadar parayı kendilerinin karşıladıklarını sanmıyorum. Ayrıca vakfın bu kadar paraya sahip olduğunu da düşünmüyorum” diyor. 

Hüseyin Gazi Metin: ( Alevi Dedesi- Halk Ozanı)

SATILIK DEĞİLİZ...

Alevi Enstitüsü tartışmalarında  medyaya  en az konuşan kesim Alevi Dedeleri oldu. Medyanın “haydi Dedeler okula!” biçiminde sulandırarak sunduğu haberlerin kışkırtıcılığı bir yana, Alevi kültürünün derin köklerini günümüze taşıyan dedelerden biri olan halk ozanı Hüseyin Gazi Metin,  “Alevi Dernekleri Federasyonu çağırılmadan, görüşülmeden  ve  muhatap alınmadan hiçbir yere, hiçbir projeye evet dememiz mümkün değil. Bu girişimlerin amacı, asırlardır asimile edemedikleri Aleviliği AKP kanalıyla asimile etmektir” diyor. 

Ülkeyi yönetenlerin görevinin; Aleviliği  ve  diğer mezhepleri körüklemek değil, ülkeye fabrika kurmak, işsizlere iş bulmak olduğunu anımsatan Metin, taleplerinin laiklik ilkesine uygun olarak Diyanetin ve zorunlu din derslerinin kaldırılması olduğunu söylüyor.  

Bu çabaların insanlığın kütüphanesi olan Aleviliği bitirmeye yönelik olduğunu da anımsatan Dede Hüseyin Gazi Metin, Pir Sultan’ın, İmam Hüseyin’in satılmadığını, kendilerinin de satılık olmadıklarını ve satılanları da ‘yol düşkünü’ ilan edeceklerini açıkladı. 

AKP’nin kendisine yakın bulduğu gruplarla bir şeyler yapmaya çalıştığını söyleyen Metin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biliyorsunuz Sivas’ta Alevi’si,  Sünni’siyle aydınlarımız yakıldı. AKP’lilerin Madımak otele gidip bir çelenk koymasını bırakın, orası et lokantası oldu, insanlar kebap yiyorlar. Defalarca Madımak’ın müze olmasını talep ettik. Bakın, Almanya’da beş tane Türk vatandaşımız yandı, Almanya burayı derhal müze  yaptı. Bizim başbakanımız Almanya’ya geldiğinde bu müzeye çelenk koyuyor ama 35 insanımızın yandığı Sivas’taki Madımak Otel’e ne bir çelenk koyma ne de bir müze yaptırma girişimleri yok.” 
 
Yusuf YAVUZ

<!--

var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';

var path = 'hr' + 'ef' + '=';

var addy33757 = 'yusuf_yavuz2004' + '@';

addy33757 = addy33757 + 'yahoo' + '.' + 'com';

var addy_text33757 = 'yusuf_yavuz2004' + '@' + 'yahoo' + '.' + 'com';

( '' );

33757 );

( '' );

//-->n

<!--

( '' );

//-->

<!--

( '' );

//-->


Alevi Haber Özel Haber - www.alevihaber.com
9 Ocak 2008

Güncel Haberleri

Kendi kaleminden: Rabia Mine kimdir?
‘Bizim Yunus’ genelgesine tepki
Önlü: Dersim’in doğası talan edilirken itiraz edilmesin istiyorlar!
Diyanet: 'Kadın-erkek el ele olmasın'
Seyahat yasağı mağdurları isyan ediyor