AKP, Alevi Sorununun Çözümünde İki Yüzlü Tutumundan Vazgeçmelidir

AKP, Alevi Sorununun Çözümünde İki Yüzlü Tutumundan VazgeçmelidirALEVİ KURUMLARINDAN ORTAK TEPKİ* Sayın Faruk Çelik,...

AKP, Alevi Sorununun Çözümünde İki Yüzlü Tutumundan Vazgeçmelidir

ALEVİ KURUMLARINDAN ORTAK TEPKİ

* Sayın Faruk Çelik, Bizi Yemeğe Davet Etti.
 
* Biz Sayın Bakanı Federasyonumuza Kahve İçmeye Davet Ediyoruz.
 
Basına ve Kamuoyuna,

Alevi Açılımı”, “Alevi Çalıştayı” moderatörü Sayın Necdet Subaşı, Diyanet’ten sorumlu Devlet Bakanı Sayın Faruk Çelik’in; 20 Mart  Cumartesi günü, Ankara’da, bir otelde, birlikte bir yemekte buluşma davetlerini kurumlarımıza ilettiler. Yemeğin amacının ne olduğu, verilmek istenen mesaj davet edilenlerden saklanmaktadır.          

Öncelikle Sayın Çelik’e bu nazik davetleri için çok teşekkür ederiz.           

Ama ne yazık ki AKP’nin sözde alevi açılımına sahte toplumsal destek sağlamayı amaçladığını ve tek yanlı bir söylemle geçiştirileceğini düşündüğümüz bu davete katılmayacağız.

Çünkü: Bizim açımızdan Alevi toplumunun talepleri açıklıkla söylenmiştir. Toplumumuzun her talebi, çözüm önerilerimizle birlikte hem, Sn Bakan’ın yüzüne, hem miting meydanlarında yüzbinlerce yurttaşın ortak sesi olarak, hem de basın-medya yoluyla her fırsatta dillendirilmiştir, dillendirilmektedir. Yetinilmemiş, AİHM dahil, birçok mahkeme kararlarına da bağlanmıştır.        

Sofralar her zaman paylaşılır.      

Önemli olan çözüm üretmektir.      

Çözüme dair AKP Hükümeti’nin ne somut bir adımı vardır ne de niyeti.      

Tam aksine, Hükümet, Alevilerin taleplerini sulandırma,Sünni zihniyetin duygularını okşayarak çözümsüz  hale getirme, gayreti içindedir. Daha da  kötüsü; Alevi Taleplerini hazır bu konular gündeme gelmişken kendi ajandasındaki plan ve projelerini hayata geçirmenin aracı kılmak istemektedir.

Bizler, şu Zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi belasından kurtulalım derken; onlar çalıştay yöneticileri ikinci bir Din Dersi ihdas edeceklerini söylemektedirler. Bizler; laik bir devlet’te Diyanet İşleri Başkanlığı diye bir kurum olmaz, olmamalıdır derken, AKP Kurmayları Diyanet İşleri Başkanlığını, daha çok bütçe, daha çok kadro ile donatarak müsteşarlık düzeyine yükseltmek istemektedirler. Daha dün yeni bir şey öğrendik gazetelerden; diyanet mensupları meslekleriyle ilgili olarak bir suç işlerlerse, Diyanet İşleri Başkanı’nın izini (oluru) olmaksızın soruşturulamayacak, yargılanamayacaklarmış. AKP’nin dokunulmazlıkları çok sevdiğini biliyorduk zaten, ama bu kadarı “pes doğrusu” dedirtecek cinstendir.           

Sayın Bakan; Madımak Oteli’nin müze olup olmayacağını Sivaslılar’a sormak, Alevi taleplerini Sünniler’e sormak gibi garip bir yaklaşım içindedir. “Bir tarafı ihya ederken diğer tarafı İhmal etmek” sözü tam da bu anlayışın ürünüdür. “İpe un sermek” dediğimiz şey de budur işte. Sivas’ta yaşayanlarla- Sivas’ın dışında yaşayanları, Alevilerle-Sünnileri karşı karşıya getirmek… Bu düşünce, anlayış, plan zararlıdır, tehlikelidir, sonuçları hesaplanmamış kötü bir yaklaşımdır. Hükümeti, devleti devreden çıkartıp “ne haliniz varsa buyurun siz size çözün” demektir.

Sn Bakan, önce bunu düzeltmelidir. Sonra da;

- AKP nin, Devletin Alevisini yaratma, giderek; o yapay, muhataplar üzerinden sorunu sulandırma politikasından vazgeçmelidir.

- Hep; “Samimiyiz, bize inanın” diyorlar. Size nasıl inanalım?.. Çalıştaylar sonucunda kaleme alınan “Ön Rapor”daki, değiniler, tespitler, önerilerden hangisi bizim sözümüzdür, hatta kaçı, Kızılcahamam’daki son çalıştay’a katılan Alevi sözcülerinin sözüdür?

- Alevi örgütlerini ve Alevileri bölme kendine yedekleme çabasından; dahası Alevi Açılımı adı altında Alevilere yönelik psikolojik harekat yürütmekten vazgeçmelidir.

AKP; açılımcı, özgürlükçü, eşitlikçi, demokrat, laik sıfatlarıyla tanımlıyor kendini. Gerçekte ise demokrat ve özgürlükçü değildir. Öyle olmadığını son Anayasa Tasarısındaki önerilerinden görebiliyoruz. Parti kapatma, HSYK vb konulardaki önermeleri bir yana, Alevi Çalıştaylarında sıkça gündeme getirdiğimiz Anayasa’nın Zorunlu Din Derslerini ve DİB’nı düzenleyen maddelerine ilişkin neden bu tasarıda bir tek cümle edemiyorlar. AİHM’ninzorunlu din dersi uygulamasının hak ihlali olduğu yönündeki kararını, Anayasa’daki 24. madde dururken nasıl uygulayacaksınız?. AKP kendine demokrat!...Değilse eğer, Sn Bakanı dinlemeye hazırız.Hazır olmayan AKP Hükümetidir. Çünkü: Diyanet Kurumunun vesayeti altındalar. Hani şu son yılların gözde konusu Asker-Ordu vesayetinden söz edilirken, diğer bir vesayet kurumu olan Diyanet İşleri Başkanlığından hiç söz edilmemesini manidar buluyoruz. Çünkü Diyanet’in her sözü, her fetvası Hükümet için neredeyse (hâşâ) Hadis mertebesindedir.           

Değilse; kanıtlasınlar.           

Sn Bakanı dinlemeye hazırız.           

Haklı olduğumuzu biliyoruz.           

Alevi Yurttaşlar olarak, bu güzel yurtta herkesle eşit koşullarda mutlu yaşamak istiyoruz. Sünni kardeşlerimizin, bizi anladıklarını, hak verdiklerini, desteklediklerini biliyoruz. Sorun hükümette, sorun devlette, sorun bürokraside. Sorun Alevi köylerine okul yapan komutan’ı bu nedenle de suçlayan Erzurum Savcısında, sorun Tekel İşçilerini desteklediler diye 24 Alevi öğrencinin eline tasdiknamelerini veren okul müdüründe; sorun HSYK’nde kaç Alevi yargıç bulunduğunu merak eden zihniyette sorun çok…            

Sayın Bakanı Federasyonumuza davet ediyoruz. Bunca “Alevi Açılımı-Alevi Çalıştayı” söylencesinden sonra, bizlerle ve elbette kamuoyu ile paylaşacakları yeni sözleri, bilgileri, öngörüleri varsa buyursunlar.       

Bir acı kahvemiz her zaman vardır.        

Saygılarımızla.

Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı           Ali BALKIZ

Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı                 Tekin ÖZDİL

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı   Fevzi GÜMÜŞ

Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı       Ali KENANOĞLU
 
KAYNAK : Alevihaber.com - 19 Mart 2010

Alevi Kurumlarından Haberleri

Osmanlı’dan bu yana en büyük Alevi kırımının adı; Dersim 38!
Avusturya devleti 'Aleviliği' tanıdı !
Bir 'Alevi Dede'si düşünün...
Müslüm Doğan'ın Aleviler içindeki karşılığı Çin'de devrilen bir çuval pirinç kadardır!
Alevi kadınlar mutfaktan çıkıp devrim yaptı