Muammer Aksoy cinayeti aydınlatılsaydı

Muammer Aksoy cinayeti aydınlatılsaydı...Prof. Dr. Aksoy, silahlı saldırı sonucu öldürülüşünün 18. yılında Cebeci Asri Mezarlığı’ndaki...

Muammer Aksoy cinayeti aydınlatılsaydı...

Prof. Dr. Aksoy, silahlı saldırı sonucu öldürülüşünün 18. yılında Cebeci Asri Mezarlığı’ndaki kabri başında törenle anıldı. Konuşmacılar “Aksoy’a tetiği çekenlere hükmedenler yakalansaydı, Mumcu, Üçok, Emeç, Kışlalı ve Dink öldürülmezdi” dediler.

ANKARA - 31 Ocak 1990 akşamı, Ankara’da evinin önünde uğradığı silahlı saldırı ile öldürülen Prof.Dr. Muammer Aksoy törenlerle anılıyor. Törene, Aksoy’un ailesinin yanı sıra CHP Genel Sekreteri Önder Sav, Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreteri Güneş Gürseler, Ankara Barosu adına avukat Hasan Ürel, Atatürkçü Düşünce Derneği Çankaya Şube Başkanı Süleyman Polat ve Aksoy’un sevenleri katıldı.

Aksoy’un anısına yapılan saygı duruşunda bulunulması ile başlayan törende konuşan CHP Genel Sekreteri Önder Sav, 18 yıldır mezarı başına gelerek Aksoy’u özlemle, sevgiyle andığını söyledi. Aksoy’un bir Cumhuriyet bekçisi, büyük bir Atatürkçü aydın olduğunu vurgulayan Sav, “O, aradan geçen 18 yıl boyunca unutulmadı, unutmayacağız. Yeri dolmadı, dolmayacak” dedi.

TETİKÇİYE HÜKMEDENLER YAKALANAMADI

Muammer Aksoy’un, Türkiye Cumhuriyeti’nin “demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti” olmasını düzenleyen Anayasa’nın ikinci maddesi konusunda büyük mücadeleler verdiğini ifade eden Sav, şunları kaydetti:

“Şimdi o mücadelenin anlamı çok daha iyi kavranmalıdır. Üniversitede türbanın fiyonklu mu fiyonksuz mu bağlanacağıyla, yüzün ne kadarının görüneceğiyle uğraşılmaktadır. Ancak Muammer Aksoy’un kavgası sürdürülecektir. Muammer Aksoy yazdı, konuştu, düşüncelerini söyledi. Bir hafta önce sevgiyle andığımız Uğur Mumcu’nun söylediği gibi bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlarla savaştı. Cesurlar bir kere ölür, korkaklar bin kere... O, arkasında bembeyaz bir sayfa bıraktı. Muammer Aksoy neden öldürüldü? Atatürk ilke ve devrimlerinin yılmaz savunucusuydu. Türkiye Cumhuriyeti devleti kendini candan koruyan bir aydını koruyamadı. Tetiği çeken parmaklara hükmedenler yakalanamadı. Bunun arkasında kimler vardı, aydınlanamadı.”

UĞUR MUMCU’LAR ÖLDÜRÜLMEMİŞ OLACAKTI

Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreteri Güneş Gürseler de Ocak ayının Türkiye Cumhuriyeti’nin “kara ayı” olduğunu söyledi. Ocak ayında Uğur Mumcu ve Muammer Aksoy’un hain saldırılara kurban gittiğini anımsatan Gürseler, Aksoy’un gündeme getirdiği olumsuzluklarda ne kadar haklı olduğunun bugün daha iyi anlaşıldığını kaydetti.

Ankara Barosu adına konuşan avukat Hasan Ürel, bu suikast aydınlanmış olsaydı bazı acıların yaşanmayacağını ifade ederek, “Bu olay aydınlansaydı, Uğur Mumcu’lar, Bahriye Üçok’lar, Çetin Emeç’ler, Ahmet Taner Kışlalı’lar ve belki de Hrant Dink öldürülmemiş olacaktı. Katliamın arkasındakilerin yakalanamamasından güç buldular ve ülkeyi karanlığa sürüklemeye devam ettiler” dedi.

Atatürkçü Düşünce Derneği Çankaya Şube Başkanı Süleyman Polat da, Aksoy’un laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ni koruduğu için katledildiğini, onun fikirlerini sonuna kadar savunmaya devam edeceklerini söyledi.

Konuşmaların ardından törene katılanlar, Muammer Aksoy’un mezarına karanfiller ve yaktıkları mumları bıraktılar.

BAROLAR BİRLİĞİ: UTANARAK ANIYORUZ

Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı da açıklama yaparak, gazeteci Uğur Mumcu ve hukukçu Muammer Aksoy’un ölüm yıldönümleri nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı.

Aksoy’un 31 Ocak 1990, Mumcu’nun 24 Ocak 1993’te uğradıkları saldırıcı sonucu yaşamlarını yitirdikleri hatırlatılan açıklamada şöyle dendi:

“Bu iki değerli ve devrimci insanın yaşamları pahasına ortaya koydukları görüş düşünce ve uyarıların ne denli haklı olduğu, 2008 Türkiye’sinde yaşanan olumsuzluklarla bir kez daha kanıtlanmıştır. Yaşanan bu günler, dillendirdikleri olumsuzlukların ne denli doğru tespitler olduğunu açıkça göstermektedir. Uğur Mumcu ve Muammer Aksoy’un yıllar önce canları pahasına, ülke için, demokrasi için, insan hakları için, kısaca ulusun aydınlık geleceği için ısrarla söylediklerini hatırlarsak, gelinen nokta ve bu sonuca karşı gösterilen aymazlıkların ne denli vahim olduğunu gözler önüne sermektedir.Ulusallık adına, egemenlik adına, Atatürk ilke ve devrimleri adına, laik Cumhuriyetin kazanımları adına çağdaş değerler ve aydınlık yarınlar adına ülkemizde yaşadığımız tüm olumsuzluklar ve saçmalıklar nedeniyle Aksoy ve Mumcu’yu özlemle ve açıkçası biraz da utanarak anıyoruz.”

MUAMMER AKSOY KİMDİR?

1917 yılında Antalya’da doğdu. 1939’da Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra Zürih Üniversitesi Hukuk ve Devlet Bilimleri Fakültesi’nde doktora yaptı. 

Türkiye’ye döndükten sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Kürsüsünde asistanlık ve Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Medeni Hukuk Kürsüsünde öğretim üyeliği yaptı. 1957 yılında üniversite yasasında yapılan değişikliklerin üniversite özerkliğine zarar verdiği gerekçesiyle üniversitedeki görevinden istifa ederek Cumhuriyet Halk Partisi’ne girdi.

27 Mayıs 1960 sonrasında yeniden üniversiteye döndü, Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde Anayasa Hukuku profesörü oldu. 1960-1961 yıllarında kurucu mecliste Antalya temsilcisi olarak çalıştı. 1961 Anayasasının hazırlanması sırasında Anayasa komisyonu sözcülüğü ve CHP parti meclisi üyeliği görevlerinde bulundu. 12 Mart 1971 muhtırasından sonra sıkıyönetimce tutuklandı ancak yargılama sonucunda aklandı. 1977’de CHP İstanbul milletvekili olarak parlamentoya girdi. Avrupa Konseyi Türkiye temsilciliği ve Türk Hukuk Kurumu başkanlığı görevlerini yürüttü. 12 Eylül 1980’den sonra Ankara Barosu başkanlığına seçildi.

1989’da Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, Bahri Savcı, Münci Kapani ve Bahriye Üçok gibi aydınlarla birlikte Atatürkçü Düşünce Derneği’ni kurdu ve Kurucu Genel Başkan olarak çalıştı. 31 Ocak 1990 günü Ankara Bahçelievler’deki evinin önünde kurşunlanarak öldürüldü.

NTV-MSNBC VE AJANSLAR
31 Ocak 2008 Perşembe

Tarih Haberleri

Aleviler Pavlikan kökenli mi?
"Balgat Katliamı" sanığının sırrı
Alevi Danişmend Devleti
Pir Sultan Abdal’ın katlini vacip kılan resmi gerekçeler