Sorunsuz din dersi!

Sorunsuz din dersi!

Sorunsuz din dersi!Sevilay YÜKSELİR / SABAHBaştan belirteyim.Bugün bu köşede okuyacaklarınız ne Alevi kökenli olduğum için bütün...

A+A-

Sorunsuz din dersi!Sorunsuz din dersi!

Sevilay YÜKSELİR / SABAH

Baştan belirteyim.

Bugün bu köşede okuyacaklarınız ne Alevi kökenli olduğum için bütün Alevileri bağlar... Ne yazarı olduğum için bu gazeteyi.

Ne Sünni kökenli olan eşimi, ne de tam bir Anadolu sentezi olan oğlumu bağlar!

Ezcümle: Bugün yazdıklarım sadece beni bağlar!

Başlıktan da anlaşılacağı üzere konumuz "zorunlu din dersi."

Şahsen ben bir anne olarak oğlumun ehil eller aracılığı ile İslamiyet'in en başta tarihini, sonra da bütün ritüellerini öğrenmesini çok arzu ederim.

Çünkü yarı tarafı Sünni, yarı tarafı Alevi olan bir çocuğun doğup büyüdüğü topraklarda hâkim olan inançla ilgili bilgi sahibi olmasında hiçbir beis yoktur bana göre.

Aksine lazımdır...

Çünkü o bu toprakların evladıdır.

Çünkü onun bir gün yüzde 90'ı Müslüman olan bu ülke insanı ile entegre bir biçimde yaşama zorunluluğu olduğu gerçeğini kabul ederim ben.

Günü geldiğinde cenazelere katılmak, hatta günü geldiğinde benim cenazemin başını beklemek zorunda kalacağı gerçeğini görebilenim ben.

İsterim yani ben oğlumun mezarımın başında birkaç duayı ezbere okuyor olabilmesini.

Ama bir başka anne istemeyebilir.

O anne çocuğunun inanç yönünün devlet eliyle yönlendirilmesini değil, kendi eliyle yönlendirilmesini tercih edebilir.

Çünkü o anne ateist olabilir.

Çünkü o anne sonradan Budizm'e geçiş yapmış eski bir Müslüman olabilir.

Çünkü o anne İslamiyet'in en uç noktasında olup çocuğunun radikal bir Müslüman olarak yetişmesini isteyebilir.

O zaman ne yapmalı?

Tabii ki herkesi memnun kılacak en demokratik yola başvurmalı. Yani din derslerini zorunluluk olmaktan çıkarılmalı!

Alevileri ne zaman kucaklayacaksınız?

Son 5 yılda özgürlükler ve demokratikleştirme konusunda kendilerinden beklenenin üzerinde bir performans sergileyen AKP hükümetinin Alevi Açılımı projesinde bugüne kadar bir arpa boyu yol alamamış olması büyük hayal kırıklığıdır benim açımdan.

Kusura bakmasınlar ama "İleri demokrasilerde düşünce özgürlüğü ve inanç özgürlüğü vardır" deyip, Alevilerin, "Cem Evleri ibadethane olsun. Diyanet'te Alevilik üzerine bölüm açılsın" türünden haklı taleplerine bakacağız demek işi yokuşa sürmekten başka bir şey değildir!

Başörtüsü meselesinin çözümünde her daim kişinin giyiminde, kuşamında ve inancında özgür olduğunu savunan AKP iktidarının aynı yaklaşımı Alevilik meselesinin çözümünde de gösteremiyor olması garip bir tutumdur zannımca.

"Madem birey inançlarında özgür olmalı" ise o halde neden Aleviler Allah'a olan sevgilerini istedikleri mekânda gösteremiyorlar?

Neden Alevi çocuklara içeriği daha zengin, İslamiyet'in bütün farklılıklarını anlatan, daha kapsamlı bir din bilgisi verilmek yerine sadece Diyanet İşleri Başkanlığı'nda kabul gören mevcut anlayış aktarılıyor?

Gerçekten derin devletin çökertilmesi, özgürlüklerin kazanımı, ileri demokrasiye geçiş konusunda çok başarılı ilklere imza atan AKP Hükümeti'nin Alevilik ve Aleviler konusundaki bu yaklaşımını anlamakta güçlük çekiyorum.

Kusura bakmasınlar alınıyorum.

Dahası kızıyorum.

Ve her fırsatta toplumun her kesimini kucaklamak istediğini ve özellikle kişilerin inanç özgürlüklerine müdahaleleri kabul edemeyeceğini söyleyen Başbakan Erdoğan'dan bu meseleyi çözmesini bekliyorum...

Bu hükümetin bir an evvel Alevi vatandaşları da kucaklamasını istiyorum.

Ama samimiyetle.

SABAH - 22 Ekim 2010

Etiketler : ,

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.