Vakit Yazarı Çarpıtmaya Devam Ediyor

Vakit Yazarı Çarpıtmaya Devam Ediyor

Vakit Yazarı Çarpıtmaya Devam Ediyor"Bir katilleri Alkışlamadığı Kaldı..."(AHA Özel Haber) Vakit Gazetesi yazarı Serdar ARSEVEN dün...

A+A-

Vakit Yazarı Çarpıtmaya Devam EdiyorVakit Yazarı Çarpıtmaya Devam Ediyor

"Bir katilleri Alkışlamadığı Kaldı..."

(AHA Özel Haber) Vakit Gazetesi yazarı Serdar ARSEVEN dün yayımladığı "Ergenekon'u çözemezsin, Sivas'ı çözmeden!.." başlıklı yazısından sonra bugünde Maraş Katliamını ele aldı. "Ergenekon'un köklerine doğru: Devrimci öğretmenleri, devrimci örgüt öldürdü!.." başlıklı yazısıyla islamcı - faşist katil sürüsünü aklamaya çalışan yazar bu konuda yalnız değildi... Serdar ARSEVEN'e bir yazı göndererek destek sunan, O'nun çarpıtma, demogoji ve yalanlarını destekleyecek harika (!) kanıtlar sunan bir kişi çıktı karşısına. Kim mi? Maraş Katliamının bir numaralı sanığı Ökkeş ŞENDİLLER (KENGER)... Bakınız ne diyor ülkücü Kenger;

* K.Maraş’ta Marksist-Ermeni ve karanlık güçlerin iş birliği ile çıkartılan kanlı olayların perdesi aralanmış değil.

* Elinde silahları ile çatışmada ölen militanlar arasında 7 de sünnetsiz ceset vardı.

* Olayların çıkmasına sebep olarak gösterilen 2 sol görüşlü öğretmeni devrimci savaş örgütü öldürdü.

Serdar ARSEVEN : Ergenekon'un köklerine doğru: 'Devrimci öğretmenleri, devrimci örgüt öldürdü!..'
 
“Sayın Serdar ARSEVEN.

Dünkü köşenizde “ERGENEKON’u çözemezsin, Sivas’ı çözmeden!” başlıklı yazınız üzerine aşağıdaki açıklamayı yapma zarureti doğmuştur.

Yayımlarsanız sevinirim.

Aslında “K.Maraş- Aralık 1978’i çözmeden karanlık çeteleri çözemezsiniz!..” demek gerekiyor, Sayın Yazar.

K.Maraş’ta Marksist-Ermeni ve karanlık güçlerin iş birliği ile çıkartılan kanlı olayların perdesi aralanmış değil.

Malatya Pazarcık, K.Maraş, çorum vb. olayların tertipçileri aynı.

Kirli perdeler aralanmaya, karanlıklar aydınlatılmaya buralardan başlanmalıdır.

Bugünkü olanlar dünkülerin tekrarı gibi aslında;

Tertiplerin takdimi ve medyada verilişi o günlerde de böyleydi.

K.Maraş’ta olaylardan önce özellikle AYDINLIK gazetesi ve diğer sol basın organlarının yaptığı yayınlara göz attığınızda bugünkü tertipleri görüyorsunuz!..

Şöyle ki; 1977 yılından başlamak üzere Aydınlık gazetesi K.Maraş’la ilgili özel haberleri manşete çekiyor… Köylere kadar dağıtıyor.

Haberler genellikle korku ve panik meydana getirmek üzerine oluşturuluyor.

Daha çok MHP ve ülkücüleri hedef gösteren silahlanma ve hayali olaylar senaryoları… Bu vb. haberler toplumda endişe, panik ve korkuya sebebiyet vermeye yönelikti.

Ecevit Hükümeti bu tertipçilere daha fazla cesaret vermiştir.

Bu yayınlarla hedef gösterilen kamu görevlileri sürgün ediliyor, şahıslar polis tarafından işkenceye tabi tutuluyor ve fişleniyordu.

O günlerde AYDINLIK gazetesinin manşetlerine bir göz atalım:

“KOMANDOLAR İKİ DEVRİMCİ öĞRETMENİ öLDüRDü!..”

21 Aralık 1978 günü Devrimci Savaş örgütü tarafından öldürülen iki solcu öğretmenin haberini Aydınlık gazetesi 23 Aralık günü manşetten “K.Maraş’ta komandolar iki devrimci öğretmeni öldürdü” diye veriyordu. Bu iki öğretmenin öldürülmesi, olayların sebebi olarak gösterilmiştir.

24 Aralık 1978 Aydınlık gazetesi manşeti: “MHP K.Maraş’ta yakıyor, yıkıyor, öldürüyor.”

25 Aralık 1978, “MHP K.Maraş’ta 500 vatandaşımızı katletti” şeklindeki kışkırtıcı haberle tahrik zirveye çıkıyor… Haberin devamında

“Halk oda oda, ev ev direniyor… Hükümet seyretti MİT ve ordu içindeki güçler saldırganlara yardım etti.”

Aynı gün Doğu Perinçek Aydınlık gazetesinde: “K.Maraş’ta katliamı tertipleyen güç, MHP ve onun Devlet içindeki suç ortaklarıdır” diye açıklama yapıyordu.

Aydınlık ve diğer malum basın günlerce kışkırtıcı yayınlarına devam ediyordu. Olaylar öncesi ve sonrasında aynı tezgâhlar devam etti.

Provokasyonu yapan karanlık güçler (görevleri icabı) hem muhbirliğe soyundular, hem hedef saptırdılar.

Sorgular, işkenceler, tutuklamalar ve yargılamalar bu plan üzerine inşa edildi.

Evet, olaylarda 111 kişi öldü… Yüzlerce yaralı, çocuklar yetim, analar evlatsız, gelinler dul kaldı.

Elinde silahları ile çatışmada ölen militanlar arasında 7 de sünnetsiz ceset vardı.

Kimdi bunlar! Malum zihniyet bunları bile araştırmadı.

O öĞRETMENLERİ DEVRİMCİ SAVAŞ öRGüTü öLDüRMüŞ!..

Olayların çıkmasına sebep olarak gösterilen 2 sol görüşlü öğretmeni devrimci savaş örgütü öldürdü.(Adana sıkıyönetim Asliye Mahkemesi 1984/208 sayılı gerekçeli kararı.) Buna benzer 6 sol örgüt olayları planlamak ve katliama katılmak suçlarından aynı mahkeme tarafından çeşitli cezalara çarptırıldı.

Mesela Devrimci Halkın Birliği örgütü Lideri Garbis ALTINOĞLU dâhil yüzlerce militan idam cezası aldı. Bunlar 1991 yılında çıkarılan infaz yasası ile tahliye oldular.

MHP ve ülkü Ocakları hakkındaki suç duyuruları reddedildi. Ama bu karanlık güçler ve tertipçiler yayınlarında bunlardan hiç bahsetmediler.

Bunun için karanlık ve hain tertipçilerin önüne çekilen kirli perdeleri aralamayı kendimize vazife edinmeliyiz.

Biz âcizane 30 yıllık bir çalışmanın sonucu olarak hazırladığımız “KANLI OYUN” isimli kitabı bu hafta kamuoyunun dikkatine sunuyoruz.

Bütün kirli perdelerin indirilmesi dileğiyle.

Selam ve Saygılarımla.

ökkeş ŞENDİLLER”

PERİNÇEK’İN HAKKINIZDAKİ SUçLAMALARI
DOĞRU MUYDU SAYIN BAYKAL?..

Evet,

Kahramanmaraş olaylarının “mağduru” Sayın ökkeş Şendiller, Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu tehlikenin büyüklüğünü yazımız üzerine hazırladığı bu makalesinde ortaya koyuyor.

Ortalığı karıştırmak için “Solcu öğretmenleri” bile katletmekten çekinmeyecek kadar gözü dönmüş, “Devrimci Güç”ler!..

Operasyonun tüm hızıyla sürdüğü bu hassas dönemde her şeye hazırlıklı olmak gerekiyor, meselenin özeti…

Efendim:

Bir başka mevzu var.

Dün CHP’nin grup toplantısını izledim.

Baykal, her zamanki gibi tahrik ediciydi…

Oraları geçelim de…

Şu Doğu Perinçek’i “dürüstlük timsali” olarak göstermesi çok ilginçti…

Hayır, ben bu konuda yorum yapmayacağım da…

Bir sorum olacak Sayın Baykal’a:

Doğu Perinçek, sizin o koltukta hangi dış bağlantılarla oturduğunuza ve kimlerin adamı olduğunuza dair birtakım iddialarda bulunmuştu… Ben o iddiaları tekrarlamak istemiyorum, çOK PİS zira!..

O korkunç suçlamaları “işaret”le yetineyim…

Ve soruma geleyim:

Sayın Baykal,

“ ‘Dürüstlüğü’ne vurgu yaptığınız Doğu Perinçek’in hakkınızda o malûmunuz olan bağlantı iddialarını ortaya atarken de dürüst davrandığını mı söylemek istiyorsunuz?..”

Serdar Arseven

<!--

var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';

var path = 'hr' + 'ef' + '=';

var addy18545 = 'sarseven' + '@';

addy18545 = addy18545 + 'hotmail' + '.' + 'com';

var addy_text18545 = 'sarseven' + '@' + 'hotmail' + '.' + 'com';

( '' );

18545 );

( '' );

//-->n

<!--

( '' );

//-->

<!--

( '' );

//-->


Vakit - 26 Mart 2008

Etiketler : , , ,

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.