Yazar Perihan Mağden’e Ertelemeli Hapis Cezası

Aktüel dergisi yazarı eski Yüksekova Kaymakamı Aytaç Akgül'e “hakaret”ten ertelemeli de olsa hapisle cezalandırıldı. Perihan Mağden'in suçu, görüştüğü yerel halktan kişilerin izlenimlerini aktarmak.

Haftalık Aktüel dergisinde 7 Şubat’ta yayımlanan bir yazısı nedeniyle yargılanan Radikal gazetesi yazarı Perihan Mağden, Muş’un Bulanık İçesi Kaymakamı Aytaç Akgül’e hakaret ettiği iddiasıyla mahkum oldu.

Türkiye, üye olduğu Avrupa Konseyi, üye ülkelerden “hakaret” suç isnatlarına hapis cezası vermekten kaçınmalarını talep ederken, Ceza Yasası’nın 125. maddesi yoluyla “onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ya da yakıştırmalarda bulunmak veya sövenleri” üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezasıyla cezalandırıyor.

Hapis, sabıkasızlık nedeniyle ertelendi

“(Dangalak) Kadın Kadının Kurdudur, Tilkisidir, Hindisidir: Yer, Bitirir” başlıklı yazısında bir ziyareti sırasında Yüksekova Kaymakamı olduğu dönemde Akgül hakkında insanların kendisine aktardığı izlenimlere değinen yazar, bir yıl iki ay hapis cezasına mahkum oldu.

4 Aralık’ta kararını açıklayan İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, kullandığı ifadelerde eleştiri sınırlarının aşıldığına kanaat getirerek, Mağden’e verdiği hapis cezasını, sabıkasız olduğu için Ceza Yasası’nın 51. maddesi uyarınca erteledi.

Dava nasıl başladı?

Bulanık Cumhuriyet Savcısı Özgür Beyazıt’ın Mayıs 2006’da hazırladığı iddianamede Mağden’in yazısında kullandığı ifadelerin TCK’nın 125. maddede tanımlı “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” ile ilgili fiil kapsamına girdiği iddia edildi.

İddianameyi kabul eden Bulanık Sulh Ceza Mahkemesi, Mağden’in avukatının görevsizlik talebini kabul ederek, dava dosyasını İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.

Mahkum edilen ifadeler

“...Orda görüştüklerimizden işte sonradan görev yeri değiştirilen Yüksekova Kaymakamı (İsmi Lazım Değil) tam bir "vak'a" görüntüsünde. Yani "dışarıdaki" halktan bu kadar mı nefret etmek olur, onları yabancılamak, dışlamak, böceklemek, düşmanlamak! Bu kadar mı olur? olduk ki hepimiz; biri çıkıp dedi ki bize: "O dün görüştüğünüz kaymakam var ya? O da Kürt. Erzurumlu 1 Kürt." Ben inanamadım Kardan Beyaz 1 Türk olaraktan. Hayret nidaları, olamaz!lar filan böyle saf saf. Coşkun ve taşkın. Ca. Hatta. Sonra içimizden tecrübeli bir abimiz dedi ki: Hiç şaşırmayın: Kürt'ün haini çok hain olur!”

Gazetecileri hapisle yargılamak istisna değil

Diyarbakır'da bir hakimin "Rüşvet aldığı için sürgün edildiği"ni yazan Söz TV ve Gazetesi haber müdürü Sait Bayram ve muhabiri Fırat Avcı, tutuklanıp tahliye edildikleri 20 Temmuz'dan beri yargılanıyorlar.

AKP Belediye Başkanı Can Gürsoy ve iki Belediye Meclis üyesine hakaret ettiği gerekçesiyle Şarköy'ün Sesi gazetesi yazarı Yakup Önal hakkında açılan dava da sürüyor. Mahkeme, savcının ceza istediği gazeteciye ait "Büyüklere Masallar-Pinokyo ve Dokuz Cüceler" yazılarının suç teşkil edip etmediğiyle ilgili bilirkişi görüşüne başvurmaya karar verdi.

Emniyette fuhuş, dayak ve hakaret iddialarını gündeme getirdiği için bir hafta hapiste kalan Afyonkarahisar Emirdağ gazetesi sorumlu müdürü Mustafa Koyuncu Emirdağ Emniyeti'nde görevli 44 polisin şikayetçi olması üzerine hem hapis hem de 440 bin YTL tazminatla yargılanıyor.

İddiaları "AB'ye Böyle mi Girmeliydik? Görevlerini Kötüye Kullanıyorlar" başlığıyla haberleştiren Koyuncu, 30 Ocak 2008’te hakim karşısına çıkacak. (EÖ/TK)

Erol ÖNDEROĞLU
BİA Haber Merkezi - İstanbul
13 Aralık 2007, Perşembe