Yazıcıoğlu : Hünez Alevi açılımı yok

Yazıcıoğlu : Hünez Alevi açılımı yok

Yazıcıoğlu: Hünez Alevi açılımı yokDevlet Bakanı Said Yazıcıoğlu, Alevi vatandaşların taleplerine ilişkin henüz somutlaşmış bir...

A+A-

Yazıcıoğlu : Hünez Alevi açılımı yokYazıcıoğlu: Hünez Alevi açılımı yok

Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu, Alevi vatandaşların taleplerine ilişkin henüz somutlaşmış bir çalışma olmadığını belirterek, “Sıkıntıları çözmek, o sıkıntılara bir açılım getirmek bizim görevimizdir” dedi.

ANKARA - Yazıcıoğlu, Türkiye’deki Alevi vatandaşların bazı sıkıntıları olduğunu söyledi 

“Sıkıntıları çözmek, o sıkıntılara bir açılım getirmek bizim görevimizdir” diyen Yazıcıoğlu, alevi vatandaşların inançlarını değiştirmek, dönüştürmek niyetinde olmadıklarını, herkesin kendi inancı içinde mutlu bir şekilde yaşamasını
hedeflediklerini söyledi.

Bu konuda bazı talepler olduğunu belirten Yazıcıoğlu, “Bunlar oturulur konuşulur. Bizim devlet sistemimizin yapısı bellidir, bu yapı içinde neler olabilir, bu vatandaşlarımız nasıl daha rahat bir huzura kavuşabilir, bakacağız” diye konuştu.

Alevi vatandaşların taleplerine ilişkin henüz somutlaşmış bir çalışma olmadığını belirten Yazıcıoğlu, “Kimsenin niyetlere dayalı beyanlarda bulunup da ortalığı karıştırmasının anlamı da yok” dedi.

“DİN GÖREVİ 5 VAKİT NAMAZ KILDIRMAK DEĞİL”

Yazıcıoğlu, Diyanet İşleri Başkanlığı Teşkilat Yasası çalışmalarının son aşamaya geldiğini, mevcut hizmetleri hukuki bir zemine oturtacak tasarının mümkün olduğunca kısa zamanda TBMM’den geçerek yasalaşacağını söyledi.

Başkanlık teşkilat yasasının bir kısmının yaklaşık 30 yıl önce biçim yönünden iptal edildiğini ve o zamandan beri yeni bir yasa çıkarılmadığını belirten Yazıcıoğlu, “Bu süre içinde Diyanetin etkinliği arttı, hizmet alanı genişledi ve yaptığı işlerin önemi fazlalaştı. Dolayısıyla bu kadar geniş ve önemli alanda hizmet veren bir kurumun çok ciddi bir yasaya ihtiyacı var” dedi.

Yeni düzenlemeyle din görevlilerine kariyer sisteminin getirileceğini belirten Yazıcıoğlu, “İmam ve hatipler arasında bir derecelendirme söz konusu. Yıllardır bu işi fevkalade başarılı yapan insanla yeni başlayanın farklılığının olması gerek. Yeni başlayanların özenecekleri veya ulaşacakları bir mevkinin olması lazım ki kendilerini yetiştirsinler, motive olsunlar. Başladığı yerde bitireceğini bilen bir insan kendini yenilemez” diye konuştu.

Din görevlilerinin önüne ulaşabilecekleri hedefler konulması gerektiğini, böylece hem kendilerini geliştireceklerini hem de arkadan geleceklere örnek olacaklarını ifade eden Yazıcıoğlu, şunları kaydetti:

“Performansa dayalı bir sistem, çalışanla çalışmayanın ayırt edilmesini sağlayacaktır. Din adamlarının performansını belirlemede aldığı eğitimin yanı sıra görev yaptığı yerdeki saygınlığı, insanlar üzerindeki etkisi, otoritesi de önemli. Din görevi 5 vakit namaz kıldırma görevi değil. 5 vakit namaz kıldırmadan sonra başlayan görevdir. Din görevlisi sosyal bir uzmandır. Toplum içinde görev yapan birisidir. Cemaatiyle dertleşecek gönül bağı kuracak onların sıkıntılı dönemlerinde moral verecek... Din görevlisi rehber durumundadır. Çok iyi bir gözlemcidir. Toplumu gözlemler, eksiklikleri cemaatiyle paylaşır, onları eğitir ve aydınlatır. Bunu yapabilmesi için de donanımlı ve birikimli olması gerek.”

“DİN GÖREVLİLERİNİN EĞİTİMİ İHMAL EDİLDİ”

Din görevlilerinin eğitiminin önemine dikkat çeken Yazıcıoğlu, bu alanın yıllarca ihmal edildiğini söyledi. Yazıcıoğlu, “İmam hatip seviyesinde bir eğitim reva görüldü. Şimdi açığı kapamaya çalışıyoruz. Eğitim çalışmaları yoğun şekilde devam ediyor, ama daha çok mesafe almamız lazım” diye konuştu.

Yüksek öğrenim mezunu din görevlisi oranının, yüzde 20’lerde olduğunu bildiren Yazıcıoğlu, bu oranı artırmak için açıköğretim ve uzaktan eğitim sistemlerinden yararlandıklarını söyledi.

Yeni din görevlisi alımında da ilahiyat fakültesi mezunlarına öncelik verdiklerini, üniversite mezunları yeterli olmazsa 2 yıllık ön lisans mezunlarını istihdam ettiklerini bildiren Yazıcıoğlu, “Böylece eğitim seviyesi otomatik olarak yükseliyor. Her yıl yüzde 20’lik orana 3-4 puan ilave oluyor” dedi.

Din görevlilerinin özlük haklarında iyileştirme düşündüklerini bildiren Yazıcıoğlu, “Din görevlilerinin maaşları düşük. İmkanlar ölçüsünde bunu ne zaman gerçekleştiririz ona bakıyoruz” dedi.

“DİN GÖREVLİSİ AÇIĞI AZALDI”

Diyanet İşleri Başkanlığının kadro açığının önemli ölçüde kapandığını ifade eden Yazıcıoğlu, 58. hükümet zamanında başlayan çalışmalar sonucu yaklaşık 13 bin olan açığın bugün 1500’lere kadar indiğini söyledi.

Din görevlilerinin kardeşlik duygusunu geliştirme, toplumsal birlik ve beraberliği sağlama konusunda önemli görevleri olduğuna dikkati çeken
Yazıcıoğlu, şöyle konuştu:

“İmamların, hiçbir ayrım gözetmeksizin, herkesi kardeş bilerek, o kardeşlik duygusunu geliştirme konusunda önemli görevleri var. Gerek dinimizin, gerek devletimizin hiçbir ayrım yapmadığını, herkese imkanları ölçüsünde eşit oranda hizmet götürmeye gayret ettiğini hem söylem olarak söylememiz, hem de eylem olarak yapmamız lazım. Biz başka din mensuplarıyla diyalog yapıyoruz da kendi insanımızla öncelikle yapmamız lazım. Bu konuda din görevlilerine düşen görev neyse onu daha etkin bir şekilde yapmaktır.”

DİN ADAMLARINA SALDIRILAR

Türkiye’deki gayrimüslim din adamlarına yönelik saldırılara da değinen Yazıcıoğlu, “Bu tür saldırıların dinimiz tarafından lanetlendiğini herkes biliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı bu konularda gerekli tavrı gösteriyor” dedi.

Anadolu’da farklı ırklara, dinlere mensup insanların bir arada yaşadığına dikkati çeken Yazıcıoğlu, şunları kaydetti:

“Bunların hepsinin anayasal güvenceleri var. Birbirinden farkları yok. Biz pek çok dini, kültürü, ırkı bir arada barındıran bir imparatorluk geleneğinin mirasçısıyız. Tarihten gelen bu hoşgörüyü devam ettirmemiz lazım. Ama maalesef zaman zaman böyle uç örnekler çıkabiliyor. Bunlar bir kısım yerlerden beslenebiliyor, desteklenebiliyor. Geldiğimiz noktada huzurumuzu bozmak için bir kısım merciler tarafından tahrik de edilebiliyor. Bizi en çok her olayın faillerinin çok kısa bir sürede yakalanması sevindiriyor. Arkasında ne tür şeyler varsa onlar araştırılıyor. Şiddetle bunların üzerine gidiliyor.”

Bu tür münferit olaylardan hareketle bütünsel bir yaklaşım sergilemenin doğru olmadığını vurgulayan Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu, dünyanın başka yerlerinde benzer olaylar yaşanabildiğini, bunlar karşısında devletin takındığı etkin tavrın önemli olduğunu ifade etti.
 
AA - NTV - 3 Ocak 2008 Perşembe

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.