Bu günlerde, yakın tarihte şahit olmadığımız Salgın (PANDEMİ) ile insanlık mücadele ediyor.
Genel anlamda, dünya düzenin karekteri gereği, bir çok felaket senaryosu, gerçeği, yalanı karışmış durumda.
Bizler Alevi Toplumunun bireyleri olarak mevcut sonuç karşısında, ne kadar zayıf halde olduğumuzu, bir kez daha derinden hissettik, onlarca Örgütümüz, binleri aşan Cem Evlerimiz ile kilitlendik,sonuçları görmeye çalışıyoruz.
Onlarca çatı örgütü, ortak doğal afetler, çevre felaketleri, savaş vb hallerde koordinasyon olabilir, bir hareket mekanizması kurumu yoktur.!!
Başına neredeyse, her dönem bir çok şey gelen toplumun durumu kanıksadığı, zaman zaman saman alevi gibi parladığını, sonuçları itibariyle görüyoruz.
Canlar, Yoldaşlar, birbirine samimi değildir.
Zevahiri kurtarmak için davranışlara, ara reklamlara girmeden, bir musibet bin nasihat evladır, diyerek, daha güçlü samimi yapılar kurmanın, çağa, olası durumlara karşı hazırlıklı olmak için gerekli tedbirleri almak her sorumlu yapının kişinin görevidir.
Duruma birde bir mesel üzerinden bakalım.!!
"İki fare dolaşır, yiyecek bir lokma bir şey aranırken bir yumurta bulmuşlar. Açlıktan gözleri döndüğünden hemen yumurtayı oracıkta bölüşüp karınlarını doyurmak istemişler ama, bir de ne görsünler! Karşıdan kuyruğunu sallaya sallaya tilki gelmiyor mu!

“Hah,” demişler, “şimdi yandık işte. Tilki bir yetişip tepemize bindi mi, işimiz tamamdır. Bunları da Tanrı yarattı demez, yumurtamızı elimizden alır, bizi aç kor.”

Oyle olmasına öyle ya, eldeki ganimet de yumurta mübarek! Ne sarmaya gelir, ne dolmaya. Farecikler ne yapmalı, ne etmeli de yumurtayı tilkinin elinden kurtarmalı, diye düşünmüşler düşünmüşler, bir çözüm yolu bulamamışlar.

Yumurta bu, yuvarlasalar kırılacak. Dişleseler, kabuğu delinecek, içi akıp boşalacak.

“Buldum,” demiş farenin biri “Ben sırtüstü yatayım, yumurtayı dört ayağımla sarıp sarmalayayım. Böyle yaparsak, yumurtayı kırılmaktan da, elden ka¬çırmaktan da kurtarmış oluruz.”

“Sonra?” demiş öteki fare.

“Ben bunu yaptım mı, yaptımı
sen kuyruğumdan başlarsın beni çekmeye. İnimize kadar böyle gider, tilkiden de kurtuluruz.”

Dediklerini uygulamışlar, yumurtayı tilkiden kurtarmışlar.

Diyeceğim şu: bizim Aleviler,Sol demokratlarda böyledir. Zor, kapısını çalmazsa, durumu kurtaracak bir çözüm yolunu düşünmez bile. Ama zora geldi aklı yardımına koşar, zoru yener, sahibini kurtarır. Tabii, kendilerinde bıraktılarsa, akıl, varsa ya da var olan aklını kullanmasını, biliyorlarsa "
Cümle güzel insanlara sağlık diliyorum
Gerçekler demine..
Aşk ile...

21.04.2020
Binali İpek